Karadeniz’de Bir Tersane
Kefken Tersanesi, Kocaeli’nin Kandıra ilçesindeki Kefken Mahallesi’nde yer alır. Kefken’e tarihisüreç içinde sırasıyla Bithyn, Thynias ve Daphunusia, Ceneviz ve Osmanlı medeniyetleri hâkim olmuştur. Antik Çağ’a ait KAYNAKLARa göre Kalpe (Kerpe) Limanı’nın yanı sıra Kefken’de de bir liman bulunmaktaydı. Kefken, XVI. yüzyıldan itibaren Cenevizlilerin kolonisiydi. 1403 yılında Finogonya (Kefken) Limanı, Finogonya Adası ile bağlantılı durumdaydı. XV. yüzyıla kadar Kefken’de bir limanın varlığı bilinse de tersaneye dair herhangi bir bilgi yoktur. Osmanlı Devleti Finogonya’daki Ceneviz hâkimiyetini sonlandırarak buraya İskele-i Kefken adını verdi. Daha sonra İskele-i Kefken’de, XVI. yüzyılda çıkarılan bir fermanla Kefken Tersanesi kuruldu. Bu fermana göre İskele-i Kefken, tamirine gerek duyulduğunda avarız-î divanî vergisinden muaf olma hakkına sahipti. Kefken Tersanesi, Tersane-i Âmire’ye bağlı olarak Karadeniz sahilinde kurulan gemi inşa merkezlerinden biriydi. Kefken’de 1568 yılında İstanbul’a gönderilmek üzere gemiler inşa edilmişti. İnebahtı Savaşı sonrası Osmanlı donanmasının güçlendirilmek istenmesi üzerine XVI. yüzyılda Kefken Tersanesinde yoğun bir şekilde gemi inşa edilmiştir. 1572 yılında İznikmid (İzmit), Sinop tersaneleri gibi Kefken Tersanesi’nde de gemi inşa faaliyetleri aralıksız devam etmiştir. Kefken Tersanesi’nde XVI. yüzyılda inşa edilen başlıca gemi türleri kadırga ve baştardaydı. Baştarda, 26 veya 30 oturaklı olup her küreğinde beş ya da yedi kürekçinin olduğu gemi çeşitlerinden biriydi. Kadırga ise, Osmanlı savaş gemileri içerisinde en çok tercih edilen gemi türüydü. Kefken Tersanesi’nde “kaluçev” denilen kürekler de hazırlanıyordu. Tersane için kereste gibi gerekli malzemeler Şile, Akyazı, Geyve, Yenice-i Taraklı, Akhisar, Ereğli, Göynük, Sapanca gibi yerleşim yerlerinden sağlanmaktaydı. Gemilerin bir an önce tamamlanması için iskelede çalışan baltacı, bıçakçı, neccar gibi görevlilerin işlerini aksatmadan çalışması sağlanmıştır. Mayıs 1572 tarihine gelindiğinde Kefken Tersanesi’nde yoğun bir çalışma sonucunda on beş kadırganın inşası tamamlanmıştır. Kefken Tersanesi, XVI. yüzyılda Tersane-i Amire’nin kereste ihtiyacını da karşılamaktaydı. Kefken çevresindeki Kaymas, Ağaçlı, Geyve gibi kazalardan temin edilen keresteler gemilere yüklenerek İstanbul’a gönderilmekteydi.
Tersane-i Amire’de kalyon türü gemilerin inşasında kullanılan sütun ve serenler de (gönder) Kefken ve çevresindeki iskelelerden İstanbul’a gönderiliyordu. Sütun ve serenler için gerekli ağaçlar, özellikle İzmit çevresindeki Ada, Akyazı, Geyve gibi yerlerden temin ediliyordu. Tüm bu yönleriyle Kefken Tersanesi, XVIII. yüzyılın başlarına kadar Karadeniz’de yer alan önemli tersanelerden biri olmuştur. Kefken Tersanesi’nde 1703 yılında, biri on dört oturaklı, diğeri on altı oturaklı olmak üzere iki firkateyn inşa edilmişti. Firkateyn, Osmanlı donanmasında hızlı hareket edebilme özelliğine sahip gemilerden biriydi. Kefken Tersanesi’nde, zaman içerisinde gemi inşa faaliyetleri önemli ölçüde azalmıştır. Bununla birlikte, iskeleden İstanbul’a top arabası yapımında kullanılmak üzere kereste sevkiyatı devam ediyordu. XIX. yüzyıla gelindiğinde de İskele-i Kefken’den Tersane-i Amire’ye gemi inşasında kullanılmak üzere kereste gönderilmekteydi. XX. yüzyılda İskele-i Kefken, ticari faaliyetlerde aktif olan liman yönüyle ön plana çıkmıştır. Bununla birlikte Birinci Dünya Savaşı’nda ve Milli Mücadele yıllarında Kefken Limanı, Karadeniz’deki stratejik konumundan dolayı Osmanlı Devleti için korunması gereken yerlerden biri olmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında Kefken uzun süre bir iskeleye sahip olamamıştır. 1950 yılında ise Kefken İskelesi’nin yeniden inşa edilmesiyle birlikte Kefken Limanı’nın ve tersanesinin önemi tekrar artmıştır. Günümüzde Kefken Tersanesi’nde gemi inşa edilmemektedir. Burada balıkçılık faaliyetleri yoğun olarak yapılmaktadır. Bundan dolayı Kefken Tersanesi, Karadeniz’deki pek çok gemi ve teknenin bakım ve onarımlarının yapıldığı bir yer olarak varlığını devam ettirmektedir.
KAYNAKÇA
Arrıanus’un Karadeniz Seyahati (Arrıanı Perıplus Pontı Euxını), çev. Murat Arslan, 2005 İstanbul, s. 25-27, 95-96; Başbakanlık Osmanlı Arşivi, A. {DVNSMHM.d, nr. 7-1870.; nr. 10446; nr. 103-613; nr. 18-303. ; C.AS, nr. 737-30938.; TS. MA. e, nr. 880-20; 12 Numaralı Mühimme Defteri, (978-979 / 1570–1572) Özet-Transkripsiyon ve indeks, C. II, BOA yay., Ankara 1996, s. 272; Attilla Çetin, “Kefken Tersanesi”, Uluslararası Kara Mürsel Alp ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu II, Cilt 3, Kocaeli,2016, s. 1841-1842; Bilal Tunç, Demokrat Parti Döneminde Kocaeli (1950-1960), T.C. Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Basılmış Doktora Tezi, Sakarya, 2016, s. s. 126; Daniel Panzac, Osmanlı Donanması (1572-1923), çev. Ahmet Maden, Sertaç Canpolat, İstanbul 2018, s. 18-19, 38; DİA, “KaradenizTarih”, DİA, Cilt 24, İstanbul 2001, s. 387; Fikrettin Yavuz, “I. Dünya Savaşı’nda İzmit Körfezi ve Çevresinde İtilaf Denizaltıları ve Gebze Köprüsünün Havaya Uçurulması”, Uluslararası Kara Mürsel Alp ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu –II, C. 2, Kocaeli 2016, s. 1291-1292; İdris Bostan, “Tersâne-i Âmire”, DİA, Cilt 40, İstanbul 2011, s. 513-514; İdris Bostan, 17. Yüzyılda Tersâne-i Âmire, İstanbul 2018, s. 61-dipnot 230, 62, 132135, 178-179, 347; Muhittin Birgen, İttihat ve Terakki’de On Sene İttihat ve Terakkinin Sonu, 2. Baskı, C. 2, Kitap Yayınevi, İstanbul 2009, s. 644-661; Ruy Gonzáles de Clavijo, Anadolu Orta Asya ve Timur –Timur Nezninde Gönderilen İspanyol Sefiri Clavijo’nun Seyahat ve Sefaret İzlenimleri, Ses yay., İstanbul, 1993, s. 59-62,64; Yusuf Halaçoğlu, Osmanlılarda Ulaşım ve Haberleşme (Menziller), Ankara, 2002, s. 147.
Gülcan MEMİŞ