İZMİT KAZASI KÖYLERİNDEKİ İBTİDÂÎ MEKTEPLER

Madde no:768

İzmit Maarif Meclisi 1883 yılında teşkilini müteakip köylerde de ibtidâî mektepleri açmaya yönelik çalışma yaptı. Zira ibtidâî mektepleri, rüşdiye mektepleri ve yüksek mekteplerin menşei niteliğindeydi. Maarif Komisyonu çalışmaları sonucunda 5 Haziran 1884 tarihine gelindiğinde Değirmendere, Örcün ve Saraylı köylerinde birer ibtidâî mektebi açılmıştı.

İzmit kasabasında olduğu gibi köylerde ibtidâî mekteplerinin açılmasında İzmit İdadi Mektebi müdürü, İzmit Maarif Komisyonu başkanı ve azaları önemli rol oynadı. Maarif Nezareti, İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü’ne sık sık ibtidâî mekteplerinin teşkil ve ıslahını emretti. Maarif Nezareti bazen İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü’ne Maarif Komisyonu çalışmalarını yeterli bulmayarak azalarının değiştirilmesini emretti. Buna karşılık Maarif Komisyonu başkanı ve üyeleri hizmetlerine mukabil çeşitli rütbe ve nişanlarla taltif edildi. İzmit Mutasarrıflığı 1884 yılında Maarif Nezareti’ne Maarif Komisyonu ikinci başkanı Hafız Ali Efendi’nin yeniden İstanbul ruusu ile taltif edilmesi, komisyon fahri azası Arif Efendi’nin ibtidâ-ı dahil Bursa Müderrisliği’nin İstanbul Müderrisliği’ne yükseltilmesi gerektiğini bildirdi. Maarif Nezareti 5 Haziran 1884 tarihinde Bâb-ı Meşihat’e, İstanbul ruusu verilmesi kurak olarak uygun olmayan Ali Efendi’ye yeniden Bursa ruusu verilmesini, Arif Efendi’nin rütbesinin yükseltilmesini arz etti. Bâb-ı Meşihat 26 Eylül 1884 tarihinde Maarif Nezareti’ne 2 Eylül 1908 tarihinde İzmit kazası köylerindeki ibtidâî mekteplerini gösteren defterden bir sayfa (COA. MF. MKT. 1072/7, 17 Ağustos 1908/19 B 1326, lef 5, s. 2).

Ali Efendi’ye Edirne müderrisliği verilmesine karar verildiğini, Arif Efendi’nin ileride vuku bulacak silsilede rütbesi yükseltilmek üzere deftere kaydedildiğini bildirdi. Maarif Nezareti 15 Ekim 1884 tarihinde İzmit Mutasarrıflığı’na bilgi verdi. İzmit Mutasarrıflığı Vekâleti 25 Ekim 1884 tarihinde Maarif Nezareti’ne Maarif Komisyonu’nun maarifin ilerlemesine yönelik mesai ve gayretlerinden dolayı aza Hafız Ali Efendi’ye resen, Arif Efendi’ye tebdilen devriye ruusu, Hüseyin Muharrem Efendi’ye terfien rütbe-i saniye, Hayri Bey ile Raşit Efendi’ye rütbe-i salise, İhsan Bey’e tebdilen dördüncü rütbeden bir kıta mecîdi nişanı tevcih edilmesi hakkında daha önce yapılan talep üzerine Maarif Nezareti’nden Bâb-ı Ali’ye, Bâb-ı Meşihat’e ve Bâb-ı Seraskeri’ye gereğinin arz edildiğini, Hâfız Ali Efendi ve Arif Efendi ile İhsan Bey’in taltif edildiği cevabı verildiğini, daha sonra taltifleri arz edilenlerin 2 Haziran 1884 tarihinde Bâb-ı Ali’ye arz edildiğini, ancak hâlâ taltiflerine dair bilgi verilmediğini, son iki yılda fahrî olarak görev yaparak maarifin ilerlemesinde hizmetleri görülen komisyon azalarının bir kısmının taltif edildiği hâlde diğerlerinin taltif edilmeden bırakılmasının uygun olmadığını, diğerlerinin de taltif edilmeleri gerektiğini bildirdi.

Maarif Nezareti 4 Haziran 1885 tarihinde İzmit Mutasarrıflığı’na, Maarif Meclisi azası rütbe-i salise sahibi Muharrem Efendi’nin maarifin yayılması hususundaki gayreti sebebiyle taltifinin şayan olduğu için rütbesinin yükseltilmesinin Bâb-ı Ali’ye tezkire ile arz edildiğini, irade-i seniye ile Muharrem Efendi’nin rütbesinin saniye sınıf-ı sânîsine yükseltildiğine dair Divan-ı Hümayun Teşrifâtçılığı’ndan müzekkere yazıldığını ifade etti.

Liva İdare Meclisi 9 Kasım 1885 tarihinde İzmit Maarif Komisyonu azası Faik Bey’in İzmit ve kazalarında ibtidâî mekteplerinin tesisi hususunda gerekli teşvikleri yaptığını, ayrıca nakdi yardımda bulunmak suretiyle müessislik şerefini kazanmaya muvaffak olduğunu, İzmit ibtidâî mektepleri ile rüşdiye mektebinde öğretilen fenlerden bazılarını fahri surette tedris ve talim ile talebelerin eğitimlerine katkı sağlamaya yönelik mesai sarf ettiğini, çoğu Maarif Komisyonu çoğu azasına rütbe ve nişan verildiğini, mesaisine mükâfat olarak Faik Bey’in de ödüllendirilmesi gerektiğini ifade etti. Liva İdare Meclisi mazbatası aynı tarihte Maarif Nezareti’ne gönderildi. 30 Ocak 1886 tarihinde Maarif Meclisi Faik Bey’in hizmetlerinin niteliği, sahip olduğu rütbe ve nişanlar hakkında bilgi verilmesi hususunun İzmit Mutasarrıflığı’na yazılmasına karar verdi. Maarif Nezareti 16 Şubat 1886 tarihinde İzmit Mutasarrıflığı’na cevap yazdı.

Maarif Komisyonu azaları yanında Liva İdare Meclisi azaları da maarife hizmetleri sebebiyle taltifleri için belirli aralıklarla gündeme geldi. İzmit Mutasarrıflığı 25 Kasım 1902 tarihinde Maarif Nezareti’ne Liva İdâre Meclisi azaları Hazım Efendi ve Hacı Hafız Mehmet Efendi’nin livada maarifin ilerlemesinde hizmetleri görüldüğünü, İdadi Mektebi ve Maraşlı Erkek İbtidâî Mektebi’nin tamiri hususunda hizmet ettiklerini, taltif edilmeleri gerektiğini bildirdi.

İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü 1897 yılında Maarif Nezareti’ne ibtidâî mektepleri ile ilgili bir istatistik defteri gönderdi. Bu deftere göre İzmit sancağında 1085 Müslüman köyü vardı. Bunlardan 670 köyde ibtidâî mektebi mevcuttu. İstatistik kalemi defterdeki bilgilerin hatalı olduğunu, tashih edilerek tekrar gönderilmesi, liva ve kaza merkezlerindeki sıbyan mektebi adedinin bildirilmesi gerektiğini ifade etti. Maarif Nezareti 18 Mart 1897 tarihinde İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü’ne gereğini emretti.

1898 yılında bazıları ahalinin yardımlarıyla inşa edilen sıbyan mektepleri usul-ı cedideye dönüştürüldü. Çepene, Havluburnu, Aşirler, Balaban ve Eseler köyleri ibtidâî mekteplerine muallimler tayin edildi. İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü 27 Aralık 1899 tarihinde Maarif Nezareti’ne Aşirler köyü İbtidâî Mektebi’ne Oflu Mehmet Efendi, Balaban Divanı İbtidâî Mektebi’ne Batumlu Halit Efendi, Eseler İbtidâî Mektebi’ne Hafız Mustafa Efendi’nin muallim atandığını bildirdi. Muallimlerin asaletlerini 26 Şubat 1900 tarihinde Maarif Meclisi tasdik etti.

Maarif Nezareti 10 Eylül 1898 tarihinde Matbuat-ı Dâhiliye İdaresi’ne, tedrisatı usul-ı cedide üzere yapılan Hamidiye, Değirmendere, Örcün, Saraylı, Çepene, Derbend ve Kolbasanlı köylerindeki ibtidâî mekteplerinde yılsonu imtihanlarının yapıldığının gazetelerle ilan edilmesini bildirdi.

1898 yılında Çepene köyü ahalisi 5000 kuruş sarf ederek hıfzıssıhhaya uygun yarı kâgir bir ibtidâî mektebi ile kirası mektep muallimi maaşına karşılık olmak üzere mektep binası altına iki dükkân inşa ettirdi. Avluburnu köyünde yeniden ibtidâî mektebi binası inşa edildi. Aşir, Balaban ve Eseler sıbyan mekteplerinde usul-ı cedide üzere eğitim-öğretime başlandı. İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü 6 Kasım 1899 tarihinde Maarif Nezareti’ne bilgi verdi.

1899 yılında Lütfiye, Döşeme, Bayraktar, Zeytunburnu, Eşme-i Müslim, Gedikli ve Keçiler köyleri ibtidâî mekteplerinde usul-ı cedide üzere eğitim-öğretime başlandı.

İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü 1902 yılında her köyde ibtidâî mektepleri muallim maaşlarının düzenli olarak ödenmesi için maarif komisyonları teşkil etti. İzmit İdadi Mektebi Müdürlüğü 25 Şubat 1903 tarihinde Maarif Nezareti’ne livadaki ibtidâî mekteplerinin gelişmesi ve muallim maaşlarına karşılık bulmak için çalışıldığını, livadaki ibtidâî mekteplerinin büyük ölçüde usul-ı cedideye çevrildiğini bildirdi.

1904 yılında İzmit İdadi Mektebi Müdürü’ne göre şehadetnameli ibtidâî mektebi muallimi sayısı son derece azdı. Bu sebeple köy ibtidâî mekteplerinde ümmidenilecek derecede cahil köy imamları ya da kaza veya nahiye merkezlerindeki rüşdiye mekteplerine beş-on gün devam ederek ehliyetname alanlar muallimlik yapmaktaydı.

2 Eylül 1908 tarihinde İzmit kazasında; yıllık 600 kuruş maaşla Ahmet Efendi’nin muallim olduğu Mesruriye-i Sagir, yıllık 1000 kuruş maaşla Mehmet Efendi’nin muallim olduğu Köse, yıllık 1000 kuruş maaşla Hafız Ali Efendi’nin muallim olduğu Çanakpınar, yıllık 600 kuruş maaşla Mehmet Efendi’nin muallim olduğu Yassıbağ, yıllık 800 kuruş maaşla Hâfız Abdullah Efendi’nin muallim olduğu Çayırköy, yıllık 800 kuruş maaşla Hasan Efendi’nin muallim olduğu Sepetçi, yıllık 1200 kuruş maaşla Recep Efendi’nin muallim olduğu Kullar, yıllık 1200 kuruş maaşla İbrahim Efendi’nin muallim olduğu Balaban, yıllık 1200 kuruş maaşla İlyas Efendi’nin muallim olduğu Hisareyn, yıllık 1200 kuruş maaşla Hafız İhsan Efendi’nin muallim olduğu Arızlı, yıllık 1200 kuruş maaşla İzzet Efendi’nin muallim olduğu Selimiye-i Cedid, yıllık 800 kuruş maaşla Arif Efendi’nin muallim olduğu Uzunbey, yıllık 1000 kuruş maaşla Hafız Ahmet Efendi’nin muallim olduğu Değirmendere, yıllık 1000 kuruş maaşla Abdülkadir Efendi’nin muallim olduğu Örcün, yıllık 1000 kuruş maaşla Ahmet Efendi’nin muallim olduğu Saraylı, yıllık 1200 kuruş maaşla Şükrü Efendi’nin muallim olduğu Nusretiye, yıllık 800 kuruş maaşla Şevki Efendi’nin muallim olduğu Emirhan, yıllık 800 kuruş maaşla Ahmet Efendi’nin muallim olduğu Gedikli, yıllık 1000 kuruş maaşla Hasan Efendi’nin muallim olduğu Hacı Mehmet, yıllık 1000 kuruş maaşla Eşref Efendi’nin muallim olduğu Kaynarca, yıllık 800 kuruş maaşla Hasan Efendi’nin muallim olduğu Musakethüda, yıllık 2500 kuruş maaşla Hulusi Efendi’nin muallim olduğu Çebni, yıllık 600 kuruş maaşla Mustafa Efendi’nin muallim olduğu Kabaoğlu, yıllık 1200 kuruş maaşla Hüsnü Efendi’nin muallim olduğu Derbend, yıllık 1000 kuruş maaşla Mirat Efendi’nin muallim olduğu Durhasan, yıllık 1000 kuruş maaşla Kerim Efendi’nin muallim olduğu Geredeli, yıllık 800 kuruş maaşla Yusuf Efendi’nin muallim olduğu Tepetarla, yıllık 1000 kuruş maaşla Hüseyin Efendi’nin muallim olduğu Acısu, yıllık 1000 kuruş maaşla Mustafa Efendi’nin muallim olduğu Şefkatiye, yıllık 1000 kuruş maaşla Ali Efendi’nin muallim olduğu Bayraktar, yıllık 1000 kuruş maaşla Ömer Efendi’nin muallim olduğu Ketenciler, yıllık 1000 kuruş maaşla İhsan Efendi’nin muallim olduğu Gökceviran, yıllık 1000 kuruş maaşla Kadir Efendi’nin muallim olduğu Havluburnu, yıllık 1200 kuruş maaşla Said Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Beylik, yıllık 1200 kuruş maaşla Nuh Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi İrşadiye, yıllık 1200 kuruş maaşla Yusuf Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Seyirtepe, yıllık 1200 kuruş maaşla Şaban Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Kazandere, yıllık 1200 kuruş maaşla Hurşit Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Ferhadiye, yıllık 1200 kuruş maaşla Hilmi Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Mamuriye, yıllık 1000 kuruş maaşla Ali Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik Nâhiyesi Rıfkıye, yıllık 800 kuruş maaşla Yakup Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik Nâhiyesi Servetiye, aylık 166 kuruş maaşla Hasan Sıtkı Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik Nâhiyesi Nüzhetiye, yıllık 1100 kuruş maaşla Mustafa Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Nimetiye ve yıllık 2400 kuruş maaşla Mehmet Hamdi Efendi’nin muallim olduğu Bağçecik nahiyesi Hamidiye köylerinde birer ibtidâî mektebi vardı.

12 Aralık 1911 tarihinde Armişe nahiyesinde muhtarlık teşkil edilen 23 köy vardı. nahiyede 23 muhtarlıkta 47 köy mevcuttu. 47 köyün üçü Ermeni köyüydü. Nahiyede sadece dört köyde mektep vardı. Bu mekteplerden üçü rüşdiye derecesindeydi. Aşirler köyü İbtidâî Mektebi nahiyedeki tek İslâm İbtidâî Mektebi idi. Mektepte maarif tarafından gönderilen bir muallim vardı. Armişe nahiye müdürüne göre mektep tavuk kümesinden başka bir şeye benzemiyordu. Köyde 50 haneden fazla nüfus vardı.

1910 yılında Hacıllı köyü İbtidâî Mektebi muallimi Ahmet Efendi idi. Ahmet Efendi Maarif Nezareti’nin 26 Ocak 1910 tarihli emirnamesi ile tayin edildi. 4 Şubat 1910 tarihinde görevine başladı. Maaşı 200 kuruştu.

1913 yılında Bağçecik nahiyesi Tatarihsaniye köyü İbtidâî Mektebi muallimliğine Maarif Nezareti yıllık 3000 kuruş maaşla Çatalca’nın Dana-ı Mandıra Mektebi muallimi Tosyalı İsmail Efendi’yi atadı. İsmail Efendi 14 Şubat 1913 tarihinde görevine başladı. 28 Ekim 1913 tarihinde görevine devam eden İsmail Efendi ibtidâî muallim-i saniliği ehliyetnamesine sahipti.

1916 yılında İzmit kazası Değirmendere, Örcün, Saraylı, Tatarihsaniye, Çepene, Hamidiye, Hikmetiye, İhsaniye-Kadiriye köyleri erkek ibtidâî mektepleri binaları eğitim-öğretime büyük ölçüde uygundu. Ancak mektep binalarının bazı yerleri tadilat ve tamirata muhtaçtı. Alandüzü, Eşme-i Müslim, Kulfallı, Aşirler, Havluburnu ve Değirmendere köylerinde birer kız ibtidâî mektebi vardı. Kız ibtidâî mektepleri binaları muntazam değildi. Uzuntarla ve Servetiye köylerinde yeniden ibtidâî mektebi binaları inşa edilmekteydi. Maşukiye köyündeki mektep binası muntazamdı. Muallimesi vefat eden Değirmendere Kız İbtidâî Mektebi kapalıydı. Muallim bulunamadığı, Hamidiye, muallimi askere alındığı için İhsaniye-Kadiriye köyleri erkek ibtidâî mektepleri kapalıydı. Değirmendere, Örcün, Saraylı, Tatarihsaniye, Çepni, Hikmetiye, Maşukiye ve Eşme-i Müslim ibtidâî mekteplerinde birer miktar rahle, harita ve birer-ikişer yazı tahtası vardı. Hamidiye, Servetiye, Uzuntarla, Havluburnu, Alandüzü, İhsaniye-Kadiriye, Aşirler ve Kulfallı köylerindeki ibtidâî mekteplerinde yazı tahtası vardı. Ancak rahleleri yetersiz ve çoğu kullanılamayacak derecede eskiydi. Bu mekteplerde küçük ölçekte kütüphane ile müzelerin teşkil ve tesisine çalışılmaktaydı.

1916 yılında Değirmendere, Tatarihsaniye, Hikmetiye ve Eşme-i Müslim köyleri ibtidâî mektepleri muallimleri Şevket Efendi, İhsan Efendi, Vehbi Efendi ve Hüseyin Efendi diğer ibtidâî mektepleri muallimlerine göre daha başarılıydı. Mesaileri ve gayretleri ile temayüz etmiş muallimlerdi. Servetiye köyü İbtidâî Mektebi muallim vekîli Osman Efendi mektepteki teşkilatı ve talebeye verdiği bilgi bakımından gayretli bir muallimdi.

1916 yılında savaş sebebiyle erkek ve kız ibtidâî mekteplerine talebeler genelde devam edememekteydi. Velileri askere alındığı için talebelerin çoğu çift sürmek ve ev işleri yapmakla meşguldü.

Köylerdeki ibtidâî mektepleri muallim maaşları ahali tarafından mahalli imkânlarla karşılandı. Evkaf-ı münderise mekteplerin finansmanında önemli bir kaynağı teşkil etti. Değirmendere köyünde olduğu gibi mektep altında ya da mektep adına inşa edilen dükkân ve benzeri binaların kiraları da önemli bir finansman kaynağıydı. 1913 yılında Örcün ve Saraylı köylerinde görüldüğü üzere inşa edilen iskeleler, öğrenci velilerinden alınan tedris ücretleri bir diğer finansman kaynağıydı.

KAYNAKÇA

Maarif Nezareti, Tedrîsât-ı İbtidâiye Kalemi Belgeleri: MF. İBT. 319/19, 25 Nisan 1911/25 R 1329; MF. İBT. 354/6, 25 Aralık 1911/4 M 1330; MF. İBT. 355/104, 8 Ocak 1912/18 M 1330; MF. İBT. 414/81, 25 Şubat 1913/18 Ra 1331; MF. İBT. 470/90, 9 Aralık 1913/10 M 1332; MF. İBT. 500/49, 27 Mayıs 1914/2 B 1332; Maarif Nezareti, Mektûbî Kalemi Belgeleri: MF. MKT. 100/126, 4 Ağustos 1888/26 Za 1305; MF. MKT. 1072/7, 17 Ağustos 1908/19 B 1326; MF. MKT. 1172/74, 29 Haziran 1911/2 B 1329; MF. MKT. 1216/86, 27 Haziran 1916/25 Ş 1334; MF. MKT. 180/72, 11 Eylül 1893/29 S 1311; MF. MKT. 180/90, 11 Eylül 1893/29 S 1311; MF. MKT. 180/99, 11 Eylül 1893/29 S 1311; MF. MKT. 351/10, 18 Mart 1897/14 L 1314; MF. MKT. 415/10, 10 Eylül 1898/23 R 1316; MF. MKT. 475/72, 2 Kasım 1899/27 C 1317; MF. MKT. 480/13, 19 Aralık 1899/15 Ş 1317; MF. MKT. 497/31, 4 Nisan 1900/3 Z 1317; MF. MKT. 681/16, 27 Ocak 1903/27 L 1320; MF. MKT. 84/127, 15 Ekim 1884/24 Z 1301; MF. MKT. 844/37, 5 Nisan 1905/29 M 1323; MF. MKT. 85/101, 31 Ocak 1885/14 R 1302; MF. MKT. 85/44, 27 Kasım 1884/8 S 1302; MF. MKT. 86/114, 4 Haziran 1885/20 Ş 1302; MF. MKT. 89/94, 31 Ocak 1886/25 R 1303; MF. MKT. 930/35, 26 Mayıs 1906/2 R 1324; MF. MKT. 96/5, 13 Aralık 1887/27 Ra 1305.

Biray ÇAKMAK