Misyonerlerin Kurduğu İzmit Asker Hastanesi
Amerikan misyoner örgütü Amerikan Yabancı Misyonlar Komiserleri Kurulu (ABCFM), Osmanlı topraklarında 1820’de faaliyetlerine başlamıştır. ABCFM’e bağlı olan misyonerlerin amacı Anadolu’da Protestanlığın yayılmasını sağlamaktır. Eğitim faaliyetleriyle Osmanlı Devleti sınırları içinde yaşayan azınlıkları, özellikle de Osmanlı Ermenilerini etkiledikleri, Ermenilere destek olarak devlete karşı sözcülük ve koruyuculuklarını üstlendikleri bilinmektedir.
XIX. yüzyılın ikinci yarısında Anadolu’da çok az sayıda Amerikan vatandaşı bulunmasına rağmen pek çok yerde Amerikan konsolosluğu bulunmaktadır. Aynı dönemde bağımsız devlet kurmak amacıyla Ermeniler ayaklanmışlardır. Ayaklanmaların bastırılması için yapılanlar Amerikan ve Avrupa kamuoyunda Ermeni katliamı olarak yansıtılmıştır. Ardından Amerika’da Ermenilerin korunmasına yönelik büyük yardım kampanyalarıyla gelir elde edilmiş ve bu gelirler misyonerler aracılığıyla eğitim ve sağlık-bakım da dâhil olmak üzere çeşitli hizmetler aracılığıyla dağıtılmıştır. Birinci Dünya Savaşı esnasında Ermenilerin cephe gerisinin güvenliğini bozmaları ve Rus kuvvetleri ile birlikte hareket etmeleri Osmanlı Devleti tarafından 1915 yılında Ermenileri sevk ve iskâna tabi tutan tehcir kararı alınmasına neden olmuştur. Amerika’da büyük tepkiye neden olan ve Suriye çöllerine sürüldüğü iddia edilen Ermeniler için büyük bir yardım komitesi kurulmuştur. Yakın Doğu Yardımı Komitesi (Near East Relief) adı verilen bu komitenin amacı özellikle Kafkasya ve Suriye’de bulunan Ermenilere yardım etmektir. Misyonerlik amacı taşımaktadır ve ABCFM’e bağlı olarak çalışan her misyonerin komitenin de çalışanı olduğu bildirilmektedir.
Anadolu, Kafkasya ve Suriye’yi içine alan bölgenin savaş alanı olması, büyük bir göç dalgasının yaşanması, devletin bu bölgelere destek olamaması komite tarafından yapılan yardımların kısa vadede yaşam kurtarıcı olmasını sağlamış, bu yardımlarla insanların zor doğa şartları altında açlıktan ve soğuktan ölmelerinin önüne geçilmiştir.
Misyonerlik faaliyetleri bağlamında sağlık-bakım hizmetlerinin yanı sıra eğitme özellikle de yetimlerin eğitimine büyük önem verilmiştir. Bu çerçevede komitenin hedeflerini gerçekleştirmeye uygun bölgelerden biri de İzmit olmuştur. I. Dünya Savaşı yıllarında bölgeye hizmet vermekte olan İzmit Askeri Hastanesi ile İzmit’e gönderilmiş olan Seyyar Hastane Kuvayımilliye ile mücadele etmeleri için sevk edilen Kuvayı inzibatiye kuvvetlerinin hizmetindedir. Ancak; kısa bir süre sonra Kuvayı İnzibatiye kuvvetleri dağıtılınca Kuvaymilliye’nin mevcut sağlık hizmetlerinden yararlanmasını önlemek amacıyla askeri ve seyyar hastanelerin araç-gereçleri Gülnihal adlı vapur ile İstanbul’daki çeşitli depolara taşınmış (1920) ve bölgede askeri hastane kalmamıştır. Gureba Hastanesi’nin de yıl sonuna varmadan parasızlık yüzünden kapatıldığı anlaşılmaktadır. Bu hastanelerin taşınması ve kapatılması sonucunda İzmit’te sağlık teşkilatı kalmamasından dolayı, Birinci Dünya Savaşı sonrasında çok sayıda mültecinin İzmit’e akın etmesiyle bölgede tifüs, verem, trahom ve çiçek salgınlarının şiddetlendiği bilinmektedir
Yakın Doğu Yardımı Komitesi, sağlık hizmetlerinde Amerikan Kadın Hastaneleri (American Women’s Hospital) Birliği ile çalışmaktadır. 1920 yılı sonbaharında Dr. Elliot’ın yönetiminde Leila Priest, Grisell McLaren, Mabel Power ve Mabel A. Nickerson’ın da içinde bulunduğu bir grup kadın hekim ve hemşire İstanbul’a gönderilmiştir. İzmit’te 1921 başında yerleşmiş olan bu kadın hekim ve hemşireler, halkın Amerikan Hastanesi olarak adlandırdığı ve yörenin tek sağlık kuruluşu olan hastaneyi faaliyete geçirmiş, 1921 yılı Ocak-Ağustos ayları arasında İzmit ve çevresine özellikle azınlıklara, kadınlara ve çocuklara yönelik sağlık hizmetleri sunmuşlardır. Yoğun olarak İzmit ve Bahçecik civarına yerleşmiş olan grup üyelerinden Mabel A. Nickerson (Bahçecik Çocuk Bakım Evi’nde) ile Dr. Elliot’un (İzmit’te hastanede) birbirlerine gönderdikleri mektuplar ve Esther Pohl Lovejoy’un raporundan döneme ilişkin bazı bilgiler aktarmak mümkündür.
Dr. Eliot mektuplarında, İzmit ve çevresindeki sağlık hizmetlerinin sorumluluğunu aldığında bölgenin sağlık koşullarının çok kötü olduğunu, salgın hastalıkların şiddetinden başka, mülteci kamplarında bakıma muhtaç pek çok çocuğun bulunduğunu aktarmaktadır. Komitenin 1921 yılına ait dergisinden de Anadolu’da komiteye bağlı toplam 124 yetimhane bulunduğu ve sorumlulukları altında bulunan yetimhanelerde Ermeni ve Rum yetimler yanında Türk yetimlerin de barınmakta olduğu bildirilmektedir.
Dr. Elliot tıbbi hizmetlerin sorumluluğunu aldığı döneme ait raporlarında sağlık koşullarının çok olumsuz olduğunu belirtmiş, mülteci çocukların açlık ve soğuktan ölmekte olduklarını bildirmiştir. İzmit ve civarında yaygın olan tifüs, verem, trahom, uyuz ve çiçek hastalığı ile mücadelelerine değinmiştir. Örneğin, 5 Ocak 1921 tarihli mektubunda bakımları altında on tifüs vakası bulunduğunu, bunun yanında aynı tecrit odasında dört tifüs ve bir çiçek vakası bakmak zorunda olduklarını anlatarak salgınlarla başa çıkmanın zorluğundan söz eder.
Mektuplardan İzmit’te çiçek, trahom, tifüs hastalıklarından başka uyuz salgınının da olduğu anlaşılmaktadır. Dr. Elliot uyuz tedavisine yönelik uygulamalarını 31 Mart 1921 tarihli mektubunda anlatmıştır. Buna göre uyuz için tedavi ettikleri altı yüz çocuk vardır. Çocuklara önce banyo yaptırılmakta, ardından kıyafetleri temizleyiciden geçirilmekte, sonra çocukların vücutlarına kükürt merhemi sürülmektedir. Bu işlem üç gün tekrarlanmaktadır. Bu bilgilerin yanı sıra Bahçecik’teki yetimhaneden sorumlu olan Mabel A. Nickerson’ın bir hafta sonra açılması ve 50 çocuğa bakım verilmesi planlanan nekahethaneyi de yöneteceği aktarılmıştır.
Genel olarak verdikleri sağlık hizmetlerinden ve ülkedeki sağlık koşullarından bahsettiği 9 Mayıs 1921 tarihli mektubunda Dr. Elliot pek çok noktada Türkler ve Yunanlılar arasında aktif çatışma olduğunu yazmıştır. Hastaneye yaralı sivilleri, hastaneye gelmek için savaşan askerlerin olmadığı zamanları bekleyen hastaları ve hatta onların peşindeki haydutları dahi kabul etmektedirler. Amerikan Kadın Hastaneleri üyelerinden başka sağlık hizmetlerinin sunumunda hemşire olarak yetiştirilen Ermeni kızların eğitiminden de aynı tarihli mektubunda söz etmiştir: “Hastaneyle bağlantılı olarak 17 Ermeni kızından oluşan bir sınıfımız var. Hepsi savaş mültecisi ve şimdiden onlarla gurur duymaya başladık. İyi aile kızları ve doğal yetenekleri var, yazık ki savaş nedeniyle çok az eğitim alabilmişler. Düzenli hemşirelik derslerine ek olarak okuma, yazma ve matematik dersleri de veriyoruz. Aynı zamanda bu ülkede bir kadın hekim için en önemli iş olduğunu düşündüğüm ebelik için bir sınıfımız var. Buradaki kadınlar erkek doktora gitmediğinden en zenginler bile karanlık çağların en karanlık ürünü olan yerel ebelere gitmek zorunda kalıyorlar.”
Amerikalı kadınlar, kullandıkları hastanenin eskiden bir Türk Hastanesi olduğunu (muhtemelen İzmit Asker Hastanesi), daha önce İngiliz ve Yunanlılar tarafından kışla olarak da kullanıldığını bildirmektedir. Dr. Lovejoy’un “harap haldeki bu hastaneyi önce onarttık ve yeterli ekipmanla donattık. 31 Mayıs 1921 tarihinde de kentin 100 ileri geleninin katılımıyla hastaneyi resmen açtık” dediği ve halkın Amerikan Hastanesi olarak isimlendirdiği bu hastanede hem sivil halka hem de askerlere tıbbi yardım sağlanmıştır. Dr. Elliot mektubunda Yunan ordusu ve Türk sivil makamlarıyla işbirliği içinde olduklarını yazmıştır. 9 Mayıs 1921’de sayıları 80’i bulan mülteci kamplarında daha kapsamlı sağlık hizmeti sunmak için İzmit’i işgal eden Yunan tümeninin baş sağlık görevlisiyle, 10 Mayıs’ta ise şehrin temizliği hakkında bir konferans için Türk belediye doktoruyla görüşeceğini bildirmiştir. Yakın Doğu Yardım Komitesi ile birlikte çalışan
Amerikan Kadın Hastaneleri’ne bağlı hekim ve hemşirelerin İzmit’te bulunan yaklaşık 20.000 25.000 mültecinin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için Bahçecik’te büyük bir erkek yetimhanesi, İzmit’te bir kız yetimhanesi, 95 yataklı bir hastane, 25 yataklı bir çiçek kampı, 50 yataklı bir çocuk prevantoryumu yer aldığı anlaşılmaktadır. Derince ve Bahçecik’te haftalık bir klinik, İzmit’te günlük bir genel klinik ve çocuk kliniği, üç haftada bir kadın kliniği aracılığıyla İzmit ve çevresine sağlık hizmeti sunmuşlardır. Hizmetlerden yalnızca mülteciler değil, sivil halk ile Türk ve Yunan askerleri de faydalanmıştır. Bölge halkının Amerikan Hastanesi olarak isimlendirdiği hastane, Ağustos ayında Dr. Elliot’ın Erivan’a gitmesinin ardından sınırlı personeliyle Dr. Alfred Dewey yönetiminde bir süre daha sağlık hizmeti sunmaya devam etmiştir.
KAYNAKÇA
İdris Yüceş, Anadolu’da Amerikan Misyonerliği ve Misyon Hastaneleri (1880-1934), Ankara 2017; Dilşen İnce Erdoğan, “American Board of Commissioners For Foreign Mission (Abcfm) Near East Relief’e Amerikan Misyonerlerinin Anadolu’daki Faaliyetleri”, Belgi Yaz 2/14 (2017), s. 552-566; BOA: Fon Kodu: DH. UMVM. Dosya: 81, Gömlek: 23, Tarih: (H) 28.S. 1339 – (M) 11.11.1920; Esther Pohl Lovejoy, Certain Samaritans, New York 1927; Eda Yirmibeşoğlu Erkal, Gülten Çevik Nasırlıer, Nermin Ersoy, İzmit Amerikan Hastanesi (1921) kurucusu Dr. Mabel Elliot’un İzmit’te tıbbi ve insani yardım faaliyetleri, Uluslararası Milli Mücadele Servetiye cephesi ve Kocaeli Tarihi-Kültürü Sempozyumu-VI (08-10 Mart 2019) Kocaeli 2019, s. 81; Gülten Çevik Nasırlıer, Eda Yirmibeşoğlu Erkal, Nermin Ersoy, Kurtuluş Savaşı Yıllarında İzmit’te Amerikalı iki Hemşire: Leila PRIEST ve Grisell McLAREN Uluslararası Milli Mücadele Servetiye cephesi ve Kocaeli Tarihi-Kültürü Sempozyumu-VI (08-10 Mart 2019) Kocaeli 2019, s. 83; Aslıhan Akpınar, Yüksel Güngör, Nermin Ersoy, İzmit’te Kurtuluş Savaşı yılları ve sağlık hizmetleri. Kocaeli 2006, s. 23-34; Nermin Ersoy, Yüksel Güngör, Aslıhan Akpınar, Tarih içinde İzmit’te Hastaneler. Sivas 2006, s. 391-402; Yasemin Koçer Tulgar, Gülten Çevik Nasırlıer, Meltem Demir, İzmit Amerikan Hastanesi başhekimi Dr. Albert Warner Dewey ve İzmit’teki faaliyetleri, Uluslararası Milli Mücadele Servetiye cephesi ve Kocaeli Tarihi-Kültürü Sempozyumu-VI (08-10 Mart 2019) Kocaeli 2019, s. 82.
Aslıhan AKPINAR