AKÇAKOCA / DERE CAMİİ

Madde no:72

İzmit, Akçakoca Mahallesi’nde Akçakoca Sokak ile Alaca Mescid Sokak kesişiminde yer almaktadır. Caminin inşa edildiği mevkii İzmit’in Türk dönemi en eski yerleşim yerlerinden birisidir. Yapının inşa kitabesi mevcut değildir. İlk inşasının 14. yüzyıldan kalma olduğu düşünülmektedir. Banisi, Akçakoca İzmit ve çevresinin fethedilmesinde büyük rol oynamıştır. Bu sebeple bu bölgeye Akçakoca’ya ithafen “Kocaili” adı verilmiştir. Cami, bölgenin fethinden sonra yapılan ilk camilerden birisidir. Süheyl Ünver bu camiden “Yukarıpazar mevkiinde Dere Camii” diye bahsetmekte ve caminin H.1202-M.1798/1788 ya da H.1255-M.1839/1840 tarihinde yapıldığını, minberin de H.1255-M.1839/1840 tarihli olduğunu söylemektedir. Günümüzdeki mevcut minber son yıllara aittir. Kaynaklarda günümüzde mevcut olmayan fakat son dönemlere kadar harime asılı olduğu görülen bir kitabeden bahsedilir. Kitabede şu ifadeler yer almaktadır:

“Yedi yüz yirmi sekiz’de geçti Türkler eline. Sade feyz-i nur-ı Kuran bak şu İslam seline Gazi Şehzade Süleyman Paşa erbab-ı seline Akçakoca rıhlet etti akdem-i feth-i Mübin Namına inşa kılındı bu mescid bu mescid-i revnak guşa. Cümlesinden Hak taala razı olsun bi-riya. Şüphesizdir makkamatı Cenneti ala vefa Tarihtir (sen de bir gel kıl namaz eyle dua)” 

İlk inşasından sonra büyük oranda değişikliğe uğradığı anlaşılan yapı, son dönemlerde onarımlar geçirmiştir. Cephelerde H.1255/M.1839 ve H.1355/M.1939 tarihlerini veren dua kitabeleri bulunmaktadır. Onarımların bir kısmının söz konusu tarihlerde gerçekleştirilmiş olması muhtemeldir.

Akçakoca (Dere) Camii kuzeyden güneye eğimli bir alan üzerine inşa edilmiştir. Caminin kuzey cephesi güneye göre daha yukarı kotta yer almaktadır. Kuzey-güney doğrultulu, kareye yakın dikdörtgen planlı harimin üzeri dış taraftan kiremit örtülü kırma bir çatıyla, iç taraftan ahşap tavanla örtülmüştür. Tavan beden duvarlarına bindirilmiştir. Minare batı cephenin ortasında yer almaktadır. Caminin batı ve güneyinde keme taş duvarla ufak avlular bulunur.

Harimin kuzeyinde bir giriş mekânı bulunmaktadır. Bu bölüme cephenin ortasında yer alan kemersiz bir kapıyla geçilir. Kapının doğusunda iki, batısında bir adet düşey dikdörtgen pencere bulunmaktadır. Üst sırada ise üç pencere açıklığına yer verilmiştir. Batı cephede alt sırada dört, üst sırada üç pencere; güney cephede altta dört, üstte beş ve doğu cephede altta beş, üstte dört pencereye yer verilmiştir. Pencerelerden üst sırada olanlar daha küçük boyutludur. Alt sıradaki pencereler ahşap çerçeveli, demir şebekeli; üst sıradakiler alçı şebekelidir. Pencerelerin bir kısmının onarımlar esnasında eklendiği, boyut ve konumlarından anlaşılmaktadır.

Caminin harimine kuzey cephenin ortasında yer alan kemersiz bir kapıyla geçilir. Harimin güney cephesinde yuvarlak kemerli, yarım daire kesitli bir mihrap bulunur. Mihrap dış taraftan bir çıkıntıyla vurgulanmıştır. Mihrabın sağında son zamanlarda eklenen bir ahşap minber yer alır. Harimin kuzeyinde ahşap kadınlar mahfili bulunmaktadır. İki katlı mahfilin üst katı harimin kuzeyindeki giriş mekânının üstüne konumlandırılmıştır. Mahfilin üst katına çıkış, girişin batısında bulunan merdivenle sağlanmaktadır.

Yapının batı cephesinin güneyine yakın bir konuma yerleştirilen minare silindirik gövdeli, tek şerefelidir. Minare kaidesi cepheyle aynı yüksekliktedir. Kesme taş malzemeli kaideden gövdeye geçişte bir pabuç kısmı yer almaktadır. Silindirik gövde tuğla malzemeyle inşa edilmiştir. Minare şerefesi günümüzde demir şebekelidir. Şerefe altlığı testere dişi dizileriyle hareketlendirilmiştir. Minarenin petek kısmı son zamanlarda yenilenmiştir. Cami içten ve dıştan tümüyle sıvalı vaziyettedir. Dış cepheler üstte üç sıra silmeyle nihayetlendirilmiştir.

Camide kuzey, güney ve doğu cephelerde dış tarafta dua kitabeleri bulunmaktadır. Cephelerin üst tarafında köşelere yerleştirilen kitabelerle bir hareketlilik sağlandığı görülür. Harimde ise mihrap ve pencerelerde sıva üzerinde kalem işi süslemeler, üst sıra pencerelerde alçı şebekeler ve renkli camlar süsleme unsurları olarak göze çarpmaktadır. Kalem işi süslemelerin bir kısmı canlandırılmıştır. Pencere üstlerindeki kalem işlerinde stilize lâle, kıvrık dal ve tırtıklı yapraklarla bitkisel bir kompozisyon meydana getirilmiştir. Kompozisyonun ortasında içinde beş kollu bir yıldızın yer aldığı kartuş görülür. İki köşede ise yine içlerinde beş kollu yıldızların yer aldığı yarım madalyonlara yer verilmiştir. Madalyonların üstünde birer âlem bulunmaktadır. Kalem işi süslemelerde sarı, kırmızı, mavi, beyaz ve yeşil renklere yer verilmiştir. Üst sıra pencereler kıvrık dal, tırtıklı yaprak ve stilize çiçeklerden meydana gelen bitkisel bir kompozisyonla çevrelenmiştir. Pencerelerin üstlerinde alt sıra pencerelerdeki süslemelere benzer kalem işleri görülmektedir. Camideki en dikkat çekici kalem işleri mihrapta bulunur. Mihrap nişinin iki yanında kaide üzerine bindirilen sütunlar tasvir edilmiştir. Sütunlar üzerinde dekoratif sütun başlıkları ve en üstte ise kulpla kâseler yer almaktadır. Mihrap nişinde ise püsküllü bir perde ve perdenin merkezine asılı zincirli bir kandil bulunmaktadır. Mihraptaki süslemelerde kahverengi, sarı, gri, yeşil, turuncu, mavi ve kırmızı renkler kullanılmıştır. 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren görülmeye başlayan ve 19. yüzyılda yaygınlaşan bu tarz süslemelerin yapıya onarımlar esnasında eklenmiş olması muhtemeldir. Akçakoca (Dere) Camii ilk inşasından günümüze ulaşamamıştır. Zaman içerisinde geçirdiği onarımlar gerek malzeme gerekse süsleme özellikleri açısından fark edilebilmektedir. Cami günümüzde ibadete açıktır.

KAYNAKÇA

Engin Ürkmez, İzmit’te Türk Eserleri, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları, Kocaeli, 2007, s. 114; İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Cilt: I, 5. Baskı, Türk Tarih Kurumu Basınmevi, Ankara, 1988, s. 117-119; Süheyl Ünver, Ord. Prof. Dr. A. Süheyl Ünver’in Defter ve Dosyalarında (Kocaeli) İzmit-Gebze, (hzl. Ahmed Nezih Galitekin), Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yayınları, İstanbul, 2010, s. 39, 81, 89.  

Erkan ATAK