İzmit’te İmaret Yokuşu’nda Bir Cami
İzmit’in merkezinde, Kemalpaşa Mahallesi, İmaret Yokuşu Sokağı’nda, Fevziye Camii yakınlarında yer almaktadır. İlkin H. 931 (M. 1524) yılında, Defterdar Abdüsselam tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan cami, 1776 depreminde zarar görmüş, 1872 yılında Altıncıoğlu Hatice Hanım tarafından onartılmıştır. Sinan’ın yaptığı ilk caminin tek kubbeli olduğu, 1872 yılındaki onarımda ise duvarların ve minarenin korunarak üstünün ahşap çatı ile örtüldüğü anlaşılmaktadır. Caminin ilk yapımına ve onarıma ait kitabeler, giriş kapısı üzerinde muhafaza edilmiştir. Kitabede; “İş bu İmaret Cami-i Şerifinin banisi Defterdar-ı Esbak Abdüsselam Bey Efendi Hazretlerinin sülale-i tahirelerinden el-Hac Seyyid İsmail Zülkefil Bey’in halile-i muhteremesi Delail-i Şerif mezunesi merhume ve Mağfurliha Hadice Firdevs Hanım ruhu için rızaen l’illah el-Fatiha. Fi sene-tıs Şerife fi 23 yevm-3 Cuma” ifadeleri, caminin onarımına işaret etmektedir. Yapıyla ilgili olarak Sinan’ın Tezkiretü’l-Ebniye ve Tezkiretü’l-Bünyan adlı tezkirelerinde de bu caminin adına rastlanır. Cami, 17 Ağustos 1999 depreminde zarar görmüş, ardından onarılmıştır.
Cami, kuzey-güney ekseninde, dikey bir plana sahiptir. Harimin doğusunda, bir kapı ile yatay düzenlenmiş ek mekân bulunmaktadır. Burasının, ince duvarı ve üslup özelliklerine bakarak sonradan eklendiği anlaşılmaktadır. Kuzeyde, son cemaat yeri olarak kullanılan kısım, yapının enine göre uydurulmuş, sonradan eklenmiş olmalıdır.
Orijinal özelliklerini büyük ölçüde yitirmiş olan caminin, kuzey girişi önünde kolordu binası yer almıştır. Camiye daha çok kuzey kapıdan giriş sağlanmaktadır. Doğu ve batı cephelerindeki açıklıklardan başka cami, düz, sade bir mimariye sahiptir. Onarım kitabesinin bulunduğu doğu kapı, ampir üsluptaki dış çerçeveleri ile yuvarlak kemerli bir alınlığa sahiptir. Doğu kapısından son cemaat yerine, buraya açılan sol kapıdan da harime ulaşılmakta iken, son onarımlarda burada bağlantı sağlayan kapı da kapatılmıştır. Son cemaat yerindeki girişin karşısında, abdest alma yeri ile solunda da bir açıklık bulunmaktadır.
İbadet alanı, ince-uzun dikdörtgen bir plana sahip olup sağda, minare kaidesi ile buna geçit veren merdiven bulunmaktadır. İbadet alanının gerisinde, dört ahşap direkle desteklenen mahfil yer alır. Sağdaki minarenin alternatifi olan soldaki kapı ile yukarda bahsedilen ek mekâna (oda) geçilir. Mihrap; duvar ortasında, sade, basit bir niş teşkil etmekte, dışarıya da biraz taşkınlık göstermektedir. Yanındaki minber ve vaaz kürsüsü de özelliksiz, günümüz marangozluk işleridir. İmaret Camii’nin ibadet alanını örten tavan, basit lambriden oluşmakta, ortasında basık, yuvarlak, ahşap kubbe bulunmaktadır. Mihrabın iki yanı, geniş, ahşaptan ve dikdörtgen çerçeveli iki pencereden ışık almaktadır. İbadet alanının sağında, duvara dayalı basamaklarla, kısmen içe, kısmen de dışa taşırılmış minare kaidesinin üst bölümünde yer alan kapı ile minareye geçilmektedir.
Minare, caminin batı duvarının ortasında (ilk haliyle kuzeybatı köşesindede olmalı) yer alan, taş kaideyi takiben pabuçluktan sonra yuvarlak gövdeye geçişi sağlayan bilezikle, sade bir unsurdur. Şerefeye geçişte de bir taş bilezik yer alır. Şerefe kısmı, gövdenin devamı şeklinde yükselen pabuçluk ve klasik konikal külahla son bulur. Giriş kapısı ve doğu tarafta yer alan eklenti odanın, kapı çerçeve ve alınlıklarından başka camide süs unsuruna rastlanmaz.
KAYNAKÇA
E., Ürkmez, İzmit’te Türk Eserleri (Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yayını), Kocaeeli 2007, s. 131-135; N.S. Erdoğan, AyyıldızM. Özbayraktar, Tarihi İzmit Kent Merkezi, Mahalleler, Sokaklar, Mimari Eserler (Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yayını), Kocaeli 2011, s. 63; m.facebook.com/kocaelikultureturizm/posts/2711123452463648.
Hamza GÜNDOĞDU