Mutasarrıf, Milletvekili
1880 yılında İstanbul’un, Üsküdar Doğancılar semtinde doğdu. Babası tabip yarbay Ahmet Servet Bey, annesi ise Emine Hanım’dır. Babasını küçük yaşta kaybettiğinden, dedesi Arif Bey tarafından yetiştirildi. İlk ve orta öğrenimini, ağabeyi Ali Nazima’nın kurduğu Mekteb-i Edep’te tamamladıktan sonra Mülkiye Mektebi İdadi kısmına girdi. İlk memuriyet görevine, 30 Ekim 1900 tarihinde Nezaret-i Mektubî-i Mühimme Kalemi’nde başladı. Siyasi faaliyetleri nedeniyle, bir süre sonra tutuklandı ve üç yıl kalebentlik cezasına çarptırılarak Sinop Cezaevi’ne gönderildi. Cezasını tamamladıktan sonra yabancıların denetimindeki Karantinalar İdaresi’nde çalıştı. İkinci Meşrutiyet’in ilanı sonrasında, İttihatçı olmasının da sağladığı avantajla, siyasi mağdurlardan ve iyi hal sahiplerinden olduğu kanaatiyle hapiste geçirdiği süre memuriyet hayatına eklendi. Eylül 1909 tarihinde Atranos (Orhaneli) kazası kaymakamlığına atandı. 1909 ile 1911 yılları arasında sırasıyla, Selanik’e bağlı Menlik, Cuma-i Bala ve Yenice-i Vardar kaymakamlığı görevlerinde bulundu. Trablusgarp Savaşı’na gönüllü olarak katıldı. Derne’de, Mustafa Kemal’in emrine girdi ve bu suretle onunla da tanışmış oldu. Savaşa doğrudan katılmasının yanı sıra Divan-ı Harp hukuk müşavirliği görevini de yerine getirdi. 24 Ocak 1912 tarihinde İstanbul Polis Müdüriyet-i Umumiyesi Tahrirat Şubesi müdürlüğüne atandı. 16 Temmuz 1914 tarihinde de söz konusu görevine ek olarak vekâleten Çatalca mutasarrıflığı görevi verildi. 29 Temmuz 1914 tarihinde ise Hakkâri mutasarrıflığına tayin edildi. Ancak Birinci Dünya Savaşı başladığı için seferberlik nedeniyle Çatalca’da kalması uygun görüldü. 8 Eylül 1914 tarihinde vekâleten yürüttüğü Çatalca mutasarrıflığına resmen atanan İbrahim Süreyya Bey, 20 Haziran 1915 tarihinde Gelibolu mutasarrıflığı görevine getirildi. Ardından, 1915’te Kırkkilise (Kırklareli), 1916’da Karesi (Balıkesir), 1917’de de İzmit mutasarrıflıklarına getirildi. İzmit’te görev yaptığı sırada Mustafa Kemal Paşa ile bir görüşme yaptı. Mustafa Kemal Paşa kendisinden İzmit’i örgütlemesini istedi. İbrahim Süreyya Bey yaptığı çalışmalarla, Düzce ve Hendek arasındaki bölgeyi İstanbul ve Anadolu arasında güvenli bir koridor haline getirdi. Damat Ferit Paşa hükümeti tarafından 9 Mart 1919’da görevinden alındı. Mustafa Kemal Paşa’nın IX. ordu müfettişliği göreviyle Samsun’a gitmesinden hemen sonra Rauf Bey (Orbay) ile birlikte Anadolu’ya geçerek milli mücadele içinde yer aldı. Erzurum Kongresi’ne Amasya, Sivas Kongresi’ne de Balıkesir ve yöresi temsilcisi olarak katıldı. Osmanlı Mebusan Meclisi’ne Saruhan milletvekili olarak seçildi. Meclisin feshi üzerine Anadolu’ya geçerek, Saruhan milletvekili olarak TBMM’nin açılışına katıldı. Başkanlık divanının oluşturulmasında idare memurluğuna seçildi. Mecliste İçişleri, Dışişleri, Program, İçtüzük ve Defter-i Hâkanî (Tapu Kadastro) komisyonlarında çalıştı. İkinci toplantı yılında Dışişleri komisyonunun sözcülüğünü yaptı.
Milli mücadelenin kazanılmasından sonra II. dönemden VIII. dönemin sonuna kadar Cumhuriyet Halk Partisi’nden Kocaeli milletvekili olarak TBMM’de görev yaptı. Millî Mücadele sırasındaki fedakârca hizmeti nedeniyle, kırmızı-yeşil şeritli İstiklâl madalyasıyla ödüllendirildi. “Yiğit” soyadı, kendisine Atatürk tarafından verildi. Ayrıca Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin ilk kurucuları arasında yer aldı, 1936 yılında İş Bankası Yönetim Kurulu tyeliğine seçildi. 4 Kasım 1952’de vefat etti ve Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Evli ve iki çocuk babası idi.
KAYNAKÇA
Hal Tercümesi Kâğıtları; Vicdan Öztürk, “İbrahim Süreyya Bey (Yiğit)’in Hayatı Ve Parlamenter Faaliyetleri”, Turkish Studies International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, Volume 8/5 Spring 2013, p. 631-643; Fahri Çoker, Türk Parlamento Tarihi Milli Mücadele ve TBMM I. Dönem 1919-1923, C. III, TBMM Vakfı Yayınları, Ankara, 1995, s. 828830; Nuyan Yiğit, Atatürk’le 30 Yıl İbrahim Süreyya Yiğit’in Öyküsü, Remzi Kitabevi, İstanbul, 2006.
Hakan UZUN