GÖÇLER

Madde no:523

Kocaeli’de Göç ve İskân

İzmit Körfezi ve çevresi stratejik konumu dolayısıyla ilkçağlardan beri göç almış bir bölgedir. Roma ve Bizans döneminde bölgeye binlerce nüfus göç ettirildi. İzmit 11. yüzyılın sonlarında her ne kadar Selçuklular tarafından fethedilmişse de Haçlı seferleri esnasında elden çıkmıştı. Orhan Bey zamanında 1337’de kesin olarak Türk hâkimiyetine girdi. Klasik dönemde Anadolu ve Cezayir-i Bahr-i sefid eyaletlerine, Tanzimat döneminde Kastamonu ve Hüdavendigar vilayetlerine bağlı olan Kocaeli’nin mülki idaresi 1888’de müstakil sancak, Cumhuriyet döneminde vilayete dönüştürüldü.

İzmit ve Kandıra kazalarının nüfusu 1523’de 20.133 neferdir. Bu sahada bir şehir, 32 çiftlik ve 161 köy mevcuttu. 1500-1800 yılları arası meydana gelen doğal afetler, Celali hadiseleri, iktisadi olaylar bölge nüfusunun hareketlenmesine sebebiyet verdi. Bu gelişmeler neticesinde İzmit, Karamürsel ve Kandıra kazalarının 1830’lu yıllardaki toplam nüfusu %57.50’si Müslüman, %42.50’si gayrimüslim olmak üzere 35.148 kişidir. Bu sayı 1914’e kadar 95.748’i Müslüman, 13.077’si Rum, 27.149’u Ermeni, 401’i Yahudi, 1.078’i Protestan ve 448’i Katolik olmak üzere toplam 137.840 kişiye çıktı. Birinci Dünya Savaşı ve milli mücadele dönemlerinde yaşanan gelişmeler bu nüfus yapısının bir hayli değişmesine sebebiyet verdi. 1927’de toplam nüfus 148.288 kişiydi. Bugünkü Kocaeli vilayetinin nüfus gelişim ve değişiminde 1337-1774 yılları arasında yaşanan iç göçler ve 1774-1913 yılları arasındaki savaşlar neticesi meydana gelen kitlesel göçler etkili olmuştur.

İç Göç: İzmit iç göç hareketinde göç güzergâhı ve gurbetçilerin İstanbul’a doğudan giriş kapısıdır. Göç kervanına Celali hadiseleri sonrası kırsalda güvende hissetmeyen ahali de katıldı. İstanbul’a giremeyenler memleketlerine dönmeyerek İzmit ve havalisine yerleşip mevcut vakıf köyleri ile çiftliklerde iş bulup çalışmaya başladılar. Benzer hareketlere 19. yüzyılda da tesadüf edilmekteydi. Yalova, Değirmendere ve Karamürsel’de hayatlarını idame ettirmeye çalışan Arnavut nüfus vardı. Yine kıtlık sahası Ankara’dan yüzlerce kişi geçimini sağlamak amacıyla İstanbul ve İzmit’e geldi.

Kocaeli sancağı dahilinde bulunan ahali köy ve şehirlerde ikamet etmekteydi. Bunların bir kısmı kamu görevlisiydi. Kamu görevlileri sancak dahilinde nüfus hareketlerine sebebiyet vermiştir. İzmit kasabasında istihdam edilen memurlar görev süreleri dolunca başka bir yerleşmeye göç ediyorlardı. İzmit’e tahsil için gelenler de olmuştur.

İzmit gurbetçilerin de ilgi alanına girmekteydi. Bölgedeki dikim ve dokuma tezgâhları, un değirmenleri, bıçkı atölyeleri, maden ocakları, dokuma, çuha ve çimento fabrikaları Karadeniz bölgesindeki kasaba ve köylerden gurbetçi çekmiştir. Daha az sayıda olmakla birlikte Rumeli’den, Orta Anadolu’dan, hatta Musul’dan gelenlere bile tesadüf edilmektedir.Gurbetçiler ilk etapta tek başlarına gelip iş arıyor ve buldukları işlerde istihdam ediliyorlardı. Gurbetçiler şehirde, tersanede, fabrika ve atölyelerde, kömür ocaklarında amelelik, esnaflık, zanaatkarlık, tüccarlık veya köy ve çiftliklerde rençperlik, ırgatlık yapmak suretiyle geçimlerini temin ediyorlardı. Gurbetçilerin bir kısmı buralarda evlenmişler ve yerlileşmişlerdir. Bir süre çalıştıktan sonra memleketine dönenler de olmuştur.

Savaş ve Kitlesel Göçler

1774-1922 yılları arasında Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu savaşlar kitlesel boyutta nüfus hareketlerine sebebiyet vermiştir. Osmanlı hâkimiyetinden veya himayesinden çıkan Kırım, Kafkasya ve Balkan coğrafyasındaki Türk ve Müslümanlar değerlerini yaşatabilmek amacıyla çareyi Osmanlı topraklarına sığınmakta bulmuştur. Türk makamları gelen göçmenleri iskana elverişli yerlere belirli politikalar doğrultusunda yerleştirmiştir. Göçmenlerin sevk edildiği yerler arasında Kocaeli de vardır. Kocaeli hem geçici ve hem de daimi iskân bölgesi olarak değerlendirilmiştir. Birinci Dünya Savaşı ve milli mücadele döneminde Osmanlı coğrafyasında yaşayan gayrimüslimler de göç sürecine dahil olmuşlardır.

Müslümanlar

Kırım Savaşı sonrası Kırım ve Kafkaslardan Anadolu’ya yönelik kitlesel göçler başlayınca İzmit hem geçici hem de daimi iskân sahası olmuştur. 1855-1878 yılları arasında Kırım, Dağıstan, Nogay ve Çerkes muhacirlerinden daimi olarak iskân edilmek üzere 4.400’ü sancak dahiline gönderilmiştir. İzmit’e gelen muhacirlerin iaşe ihtiyaçları karşılanmaya çalışılmıştır. Kendilerine imkânlar ölçüsünde arazi ve mesken tahsis edilmiştir.

93 Savaşı’nı müteakip on bin kadar muhacirin Boğaziçi ile İzmit arasındaki köylerde iskân edilerek amelelik, çapacılık gibi işlerde çalıştırılması planlanmıştır. 1890’a kadar sancak dahiline yaklaşık 60 bin göçmen sevk edilmiştir. Bunlar daha ziyade Batum, Sohum ve Çerkes göçmenidir. Bir kısmı sair yerleşmelere gönderilirken yaklaşık 47 bini sancak dahilinde yerleştirilmişlerdir. Bunun yaklaşık 6 bini İzmit, Karamürsel ve Kandıra’da yerleştirilmiştir.

Balkan Savaşı ve sonrasında gelen göçmenlerden yaklaşık 1.200 hanede 6.800 kişi iskân edilmek üzere sancak dahiline gönderilmiştir. Mahmut Şevket Paşa bu göçmenlerden bir kısmını Üsküdar-İzmit arasına yerleştirmeyi ve bu mıntıkada hasat edilecek meyveyi ihraç etmeyi planlamıştı. Sancak dahilindeki göçmenlerin bir kısmı da firari Rumların gayrimenkullerine yerleştirilmeye çalışıldı. Bununla beraber Balkan Savaşı muhacirlerinin çoğu kendi imkânları ile yerleşti. Sancağa yönelik bir diğer göç periyodu 1916-1918 sürecinde yaşandı. Birinci Dünya Savaşı esnasında Rusların işgal ettiği Anadolu topraklarından kitlesel göçler gerçekleşti. Yaklaşık 800 bin kişi göçmen konumuna düştü. Şark mültecilerinin Bolu’nun batısına geçmesi yasaklanmıştı. Buna rağmen söz konusu mültecilerden İzmit ve İstanbul’a gidenler oldu. Kocaeli sancağına gelenler geçici olarak özellikle İzmit’te barındırılmaya çalışıldı. Nisan 1920’de İzmit’teki mülteci sayısı 2.700’ü aşmaktaydı.

İzmit ve çevresi 1918’de İngilizler ve 1920’de Yunanlılar tarafından işgal edilmişti. İşgal sürecinde jandarma ve sivil Türkler silahsızlandırıldı. Bunu kasabaların talan edilmesi, köylerin yakılması takip etti. Adapazarı ve İzmit çevresinde 450’yi aşkın köy Yunan kuvvetlerince yakılmıştır. Özellikle körfezin güneyinde bu hareketlere maruz kalanlardan canını kurtaranlar İstanbul’a sığındı. İşgal kuvvetleri geri çekilirken de gerek Yunan askerleri ve gerekse Rum çete mensupları tecavüz, katliam ve yağma hareketlerinde bulundular. Haziran 1921’de İzmit’te yerli nüfusun yanı sıra Müslüman, Ermeni ve Rum mülteci grupları vardı. Yunan işgal kuvvetleri ve Rum çeteleri tahliye esnasında şehri ateşe vererek yaklaşık 1.200 kişinin ölümüne sebep oldu. Yangın ve şiddet karşısında sokağa dökülen halk ateş ve deniz arasında mahzur kaldı. Dört bin kadar Müslüman Fransız mektebine sığındı. Mübadele döneminde İzmit, 7. iskân mıntıkasının limanı konumundadır. Aralık 1924’e kadar İzmit’e sevk edilen mübadil sayısı 26.578 kişidir. 1933’e kadar bunun 17.074’ü sancak dahilinde iskân edilmiş, 1.688 ev, 295 dükkân, 27 arsa, 111.218 dönüm tarla verilmiştir.

1935’de Romanya’dan 4 bini aşkın muhacir deniz yoluyla Derince Limanı’na çıkarıldı. Bunların bir kısmı Derince, Tütünçiftlik, Sarımeşe, Akmeşe (Armaş) ve Gebze’de inşa edilen meskenlere yerleştirildi. Kendilerine onar dönüm tarla, bir çift öküz ve pulluk verildi. 1924-1960 yılları arasında mübadiller dışında Kocaeli vilayeti topraklarında toplam 22.044 göçmen iskân işlemi görmüştür.

Rumlar

İlk çağlardan itibaren Megaralılar, Atinalılar, Bithynler, Slavlar ve sair topluluklar zamanla Hıristiyanlık kültüründe homojenleşerek bölgenin Rum toplumunu oluşturdular. Osmanlı döneminde İzmit hem Rumeli’den hem de Anadolu’dan Rum nüfus çekmiştir. İzmit dahilindeki Rumların bir kısmı salgın hastalık sebebiyle yerlerini terk etmiş, onların boşluğunu Ermeniler doldurmuştur. 1893 itibarıyla İzmit, Karamürsel ve Kandıra kazalarının Rum nüfusu 16.687 kişidir. Bu rakam 1914’e kadar 13.077’ye kadar gerilemiştir. Azalmada en önemli etken Balkan Savaşı sonrası bölge Rumlarının bir kısmının Selanik ve çevresine yönelik göçleridir. Birinci Dünya Savaşı esnasında güvenlik gerekçesiyle Marmara adaları ve Marmara sahil şeridindeki yerleşmelerde ikamet eden Rumlar Anadolu’nun iç noktalarına sevk edilmiştir.

İzmit ve çevresi 1918’de İngilizler ve 1920’de Yunanlılar tarafından işgal edildi. İşgal döneminde dışarıdan gelen pek çok Rum şehirde Türk evlerine ve camilere yerleştirildi. Neticede şehirdeki Rum nüfusu arttı. Kentte Rumların yanı sıra Türk ve Ermeni mülteciler de bulunmaktaydı.

Rum çeteleri sancak dahilindeki köylerde tecavüz, gasp ve katliamlarda bulundular. Yunan işgal kuvvetleri Haziran 1921’den itibaren İzmit ve havalisini boşaltmaya başladı. Bu ortamda kendini güvende hissetmeyen Marmara havzasında mukim Rumlardan yaklaşık 50 bin kişi Yunanistan’a göç etti.

Ermeniler

Türkler Kocaeli’yi fethettiği zaman sancak dahilinde Ermeni nüfus bulunmuyordu. Kafkasya, Doğu ve Güney Anadolu’dan muhtemelen Çaldıran Savaşı ve Celali hadiselerini müteakip Kocaeli bölgesine Ermeni göçleri olmuştur. IV. Murad zamanında İstanbul’dan çıkarılan Ermenilerin bir kısmı İzmit, Yalova ve İznik şehirlerinin çevresindeki köylere yerleşti. 1600-1900 yılları arasında arazinin verimliliği, önemli ticaret yolları üzerinde oluşu, İstanbul ve Bursa gibi merkezlere yakınlığı burasını Ermeniler için de cazibe merkezi haline getirdi.

Birinci Dünya Savaşı esnasında Ermeni komitacıların silah, bomba, mühimmat saklaması, Rusların Sakarya ağzında gerçekleştirmeyi planladıkları çıkarmada iş birliği yapacağı şüphesi üzerine bölge Ermenileri de sevk ve nakil uygulamasına dahil edildi. 17 Eylül 1915’e kadar sancak dahilinden 58 bin Ermeni sevk edildi. Protestan ve Katolik mezhebine mensup olanlarla çuha fabrikasında çalışanlar sevkiyat işlemlerinden muaf tutuldu.

Sevk edilen Ermeniler 18 Ekim 1918’den itibaren geri dönmeye başladı. Geri dönenler işgal döneminde Yunan kuvvetlerine destek verdi. Milli kuvvetlerin İzmit’e gelmesi üzerine Ermeni nüfus panikledi ve bölgeyi terk etti. Bunların bir kısmı Rumlar ile birlikte Gelibolu ve Tekirdağ’a çekildi.

Sonuç olarak, muhacirler mevcut şehir, kasaba ve köylere yerleştirilirken, tamamen göçmen nüfustan oluşan köyler kurulmuştur. Göç İzmit şehrinin nüfus yapısını değiştirmiştir. Şehrin 1523’teki nüfusu 2.337’si Müslüman, 163’ü gayrimüslim olmak üzere toplam 2.500 kadardı. Bu rakam 1878’e kadar 15 bine çıkmıştır. Bu artışta şehre yönelik iç göç ve dıştan içe göç etkili olmuştur. 19151923 sürecinde gayrimüslim nüfusun iç Anadolu’ya kaydırılışı ve mübadele sonucu şehir nüfusu bir taraftan homojenleşirken diğer taraftan da azalmıştır. 1927’de şehrin nüfusu 15.200 kişiydi. 1936’da Romanya’dan gelen göçmenler Derince’ye yerleştirilmişlerdir. 1927-1950 yılları arasında doğum ve göçler sonucu şehrin nüfusu 30 bine ulaşmıştır. 1950 sonrası bölgeye yönelik iç göç hızlanmış, 18551960 yılları arası kırsal alanda iskân edilenler yeni köylerin ortaya çıkmasına ve mevcut köylerin nüfusunun artmasına vesile olmuştur.

İskân çalışmaları sonrası yerli, Balkan ve Kafkas muhacirleri aynı köyde bir araya gelebilmiştir. Göçmen ve yerli nüfus birbiriyle toplumsal ilişki kurmakla beraber evlilik konusunda bir hayli mesafeli durmuştur. Şehirleşme bu mesafeyi daraltmış ve farklı coğrafyalardan göçüp Kocaeli topraklarında bir araya gelenler Anadolu halkının ifadesiyle birbirlerinden kız alıp vermeye başlamışlardır. Bu da Anadolu’nun diğer yerlerinde olduğu gibi İzmit’te de homojen bir nüfusun ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Göçmen iskânı nüfus artışını beraberinde getirmiştir. Bu da mülki idare sınırlarının değişmesine vesile olmuştur. Keza Adapazarı ve Yalova kazalarının statüsü Cumhuriyet döneminde vilayete dönüştürülmüştür. Keza yine göç Kocaeli’nin bütünleşmiş şehir statüsüne geçmesinde etkili olmuştur.

KAYNAKÇA

Ayhan Ateş, TürkYunan Nüfus Mübadelesi Sonucu Kocaeli’ne İskân Edilen Göçmenler (19231930), Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Bolu 2008; Zübeyir Bütüner, “Alman Seyyah Andreas David Mordtmann’ın İznikmidİznikİzmit ( Kocaeli) İzlenimleri,”, Uluslararası Kara Mürsel Alp ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu, 1, s. 529541; Yusuf Çam, Milli Mücadelede İzmit Sancağı, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara 1991; Önder Duman, “Romanya’dan Kocaeli Vilayeti’ne Göç ve İskan ( 19351939)”, Uluslararası Karamürsel Alp ve Kocaeli Tarihi, 3, İzmit 2015, s. 497503; Nedim İpek, “Kocaeli’de Göç ve İskan”, Gazi Akça Koca ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu Bildirileri, 3, Kocaeli 2015, ss. 12551267; Nedim İpek, “Kocaeli’de İç Göç (18301840)”, Uluslararası Orhan Gazi ve Kocaeli Tarihi Kültürü Sempozyumu Bildirileri, İzmit 2020, s. 14771483; İsa Kalaycı, Ahmet Caner Çatal, “19. Yüzyılın İkinci Yarısında Kocaeli’ye Yapılan Çerkes Göçleri”, Uluslararası Kara Mürsel Alp ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu,1 İzmit 2016, s. 453473; Tuğba Okuyan, İzmit Temettuat Defterleri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Adapazarı 2004; Oğuz Polatel, İzmit Kazası Ermenilerinde Dinsel Yapı ve Eğitim Faaliyetleri (1839-1915), Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kocaeli 2010; Oğuz Polatel, 19. Yüzyılın 2. Yarısında Kocaeli Sancağına Göçler ve Göçmenlerin İskânı, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara 2016; Müzeyyen Ünal, “Yirminci Yüzyıl Başında Kocaeli Bölgesinde Sanayi (19011918)”, Uluslararası Gazi Süleyman Paşa ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu, 3, İzmit 2017, ss. 1875-1907.

Nedim İPEK

 

Kocaeli’den Dışarıya Göçler

Bir kişinin veya bir grup insan topluluğunun uluslararası bir sınırı geçmesi veya bir ülke içerisinde yer değiştirmesine göç denir. Göç, süresi, nedeni her ne olursa olursan insanların yer değiştirdiği bireysel yahut kitlesel nüfus hareketleridir. Genellikle zorunlu sebeplerle yerinden edilmiş kişilerin, mültecilerin yahut ekonomik göçmenlerin ve hatta aile birleşimi gibi amaçlardan kaynaklanan sebeplerin tümünün ortaya çıkardığı hareketlilik de göç kavramına dahildir. Göçler farklı disiplinler tarafından (ekonomi, demografi, sosyoloji, sosyal antropoloji, tarih, coğrafya vb.) ele alınmaktadır. Göçün sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasi, yani çok yönlü doğası gereği; antropologlar, sosyologlar, şehir plancıları, idareciler ve benzeri çok çeşitli profesyonel geçmişi olan insanlar tarafından incelenme konusu olduğunu bilinmektedir.

Kocaeli ili, sahip olduğu ekonomik, kültürel ve eğitsel imkânları nedeniyle yoğun iç göç alan bir il olmasının yanı sıra zaman zaman göç de vermektedir. Eğitim amacıyla gelerek ikametlerini belirli bir süreliğine İzmit’e taşıyan ve eğitimleri tamamlandığında geldikleri illere geri dönen üniversite mezunu birçok öğrencinin ADKS sistemindeki verileri etkilediği göz önüne alınmalıdır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2015 yılında yayınladığı “İllerin Yerleşim Yerlerine Göre verdiği Göç” raporuna göre Kocaeli ilinin verdiği göçlerin sayısal verisi şu şekildedir: Toplamda 179,820 kişi şehirden ayrılırken bu sayının 91,207 kişisini erkekler, 88,613 kişi ise kadınlar oluşturmaktadır. Toplam sayı içerisinde Kocaeli’ye, şehirden şehire verilen göçte erkeklerin sayısı, 54,549 kadınların sayısı 52,328’dir. Köyden şehire verilen göçlerde 7942 kişi erkek ve 7970 kişi kadındır. Şehirden köye verilen göçlerde 26,720 kişi erkek 26,211 kişi kadındır. Köyden köye verilen göçlerde ise 1996 kişi erkek ve 2104 kişi kadındır. Yapılan araştırma, 2000 yılı daimi ikametgâh verileri esas alınarak yapılmıştır.

Türkiye İstatistik Kurumu Kocaeli Bölge Müdürlüğü tarafından 2020 yılında açıklanan verilere göre ise, Kocaeli ili nüfusuna kayıtlı olan 670.122 kişinin Türkiye’deki ikamet ettiği illere bakıldığında, Kocaeli ilinde ikamet eden 546.420 kişiden (%81,54) sonra en çok 58.263 kişi (%8,69) ile İstanbul gelmektedir. İstanbul ilini sırasıyla 11.620 kişi (%1,73) ile Sakarya ve 6.987 kişi (%1,04) ile Bursa illeri takip etmektedir. Açıklanan rapordaki verilere göre 2020 yılında 21 bin 676 kişi ile en fazla göç alan ilçe Gebze, 20 bin 302 kişi ile en fazla göç veren ilçe ise İzmit oldu. Bununla birlikte Gebze, 5 bin 770 kişi ile net göçte birinci sırada yer alırken, İzmit 4 bin 349 kişi ile en az net göçe sahip ilçe olarak kayıtlara geçti.

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından 25 Şubat 2022 yılında yayınlanan son rapora göre ise Kocaeli genelindeki toplam nüfus 2,033,41 kişi iken aldığı göç 83.959 ve verdiği göç ise 66.332 olup net göç miktarı 17.627’dir. Net göç hızı ise %8,7’dir.

KAYNAKÇA

Gürsoy, A. Göç, U. Tanyeli (Ed.), Üç Kuşak Cumhuriyet, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı. İstanbul 1998, sa. 60-68; https://www.enkocaeli.com/haber/7310185/izmit-en-cok-goc-veren-ilce-oldu, Erişim Tar: 20.4.2022; https://www.goc.gov.tr/guncel-veriler, Erişim Tar: 21.4.2022 https://www.goc.gov.tr/kurumlar/ goc.gov.tr/YillikGocRaporlari/2016_yiik_goc_raporu_haziran.pdf, Erişim Tar: 20.4.2022 https://www.goc.gov.tr/raporlar, Erişim Tar: 21.4.2022 Kollektif, Uluslararası Göç Terimleri Sözlüğü, (Ed. Richard Richard Perruchoud, Jillyanne Redpath) Uluslaraası Göç Örgütü (IOM), 2004. TÜİK (2015), Kocaeli İline Ait İstatistiki Göstergeler 2015, Kocaeli: Kocaeli Bölge Müdürlüğü. Erişim Tar. 23.4.2022 TÜİK (2022), İllerin Aldığı Verdiği Göç ve Net Göç Hızı 1980-2021, Kocaeli, Kocaeli Bölge Müdürlüğü. Erişim Tar. 23.4.2022 TÜİK (2020), İllerin Aldığı Verdiği Göç ve Net Göç Hızı 1980-2021, Kocaeli, Kocaeli Bölge Müdürlüğü. Erişim Tar. 23.4.2022, Yalçın, C. Göç Sosyolojisi. Anı Yayıncılık, Ankara, 2004.

Ekrem Mücahit SARI

 

Kocaeli’ye Göçler

Bir kişinin veya bir grup insan topluluğunun uluslararası bir sınırı geçmesi veya bir ülke içerisinde yer değiştirmesine göç denir. Göç, süresi, nedeni her ne olursa olursan insanların yer değiştirdiği bireysel yahut kitlesel nüfus hareketleridir. Genellikle zorunlu sebeplerle yerinden edilmiş kişilerin, mültecilerin yahut ekonomik göçmenlerin ve hatta aile birleşimi gibi amaçlardan kaynaklanan sebeplerin tümünün ortaya çıkardığı hareketlilik göç kavramına dahildir. Göçler farklı disiplinler tarafından (ekonomi, demografi, sosyoloji, sosyal antropoloji, tarih, coğrafya vb.) ele alınmaktadır. Göçün sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasi, yani çok yönlü doğası gereği antropologlar, sosyologlar, şehir plancıları, idareciler tarafından incelenme konusu olduğu bilinmektedir.

İç göç ise yeni bir ikamete sahip olmak amacıyla insanların aynı ülkenin bir bölgesinden başka bir bölgesine göç etmelerine verilen isimdir. Bu göç geçici veya daimi olabilir. İç göçmenler, menşei ülke içinde yer değiştirler, ama yine menşei ülkede kalırlar. Kırsaldan şehirlere yapılan göçler “iç göç” ismi altında değerlendirilebilir.

Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyete geçişte ve Türkiye’nin kurularak ulus-devlet olarak şekillenmesinde içe ve dışa doğru gerçekleşen büyüklü küçüklü ama sürekli olan göç dalgaları önemli rol oynamıştır. Bu göçler özellikle Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde yoğunlaşmıştır. Zira imparatorluk topraklarının birden fazla kıtaya yayılmış olması büyük bir nüfusu da barındırmasını sağlamıştır. Ancak 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yaşanan hızlı toprak kayıpları zaman zaman ciddi nüfus hareketlerini de beraberinde getirmiştir. 1911-1912 Balkan Savaşları’nda alınan ağır yenilgiler de özellikle Balkanlar’daki Müslüman topluluklarının çeşitli mübadeleler yoluyla Anadolu’ya kitlesel göçlerine yol açmıştır. Cumhuriyetin ilanının ardından başlayarak 1950’li yıllara kadar devam eden uluslararası göçler, Türk ulusunun inşasında ve türdeş (homojen) bir toplum yaratılmasında nasıl önemli rol oynadıysa, 1950’lerde tarımda makineleşme ve sanayileşmeyle başlayan iç göçler de 1960’larla birlikte dış göçü hazırlayan etmenlerden birisini oluşturmuştur. İnsanlar önce köyden kente göç etmiş, sonra özellikle kentlileşmenin olumsuz etkisi ve Avrupa’nın iş gücüne olan talebi birleşerek dışarıya göç etmelerine zemin hazırlamıştır.

Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın (MARKA) 2013 yılında Türkiye İstatistik Kurumu’nun Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nden (ADNKS) topladığı verileri kullanarak hazırladığı rapora göre 1927 yılından 2012 yılına kadar büyük oranda seyreden hareketliliğin kentkır nüfus değişimi olduğu gözlenmiştir. Özellikle 1950’li yıllardan itibaren kırsalda yaşayan nüfusun oranı düşüş gösterirken kentsel nüfusun oranı hızla artmıştır. 1980 yılından sonra ise kent nüfusu kır nüfusunun üzerinde seyretmeye başlamıştır. 2012 yılına gelindiğinde kırsal nüfus %23 iken, kent nüfusu %77’ye ulaşmıştır. En güncel veri olarak 2014 yılında ise fark çok daha fazla büyümüş, kentlerdeki nüfus %91,8’e yükselmiştir.

Türkiye’nin yoğun göç almasıyla ünlü kentlerinden biri olan Kocaeli, genellikle Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden göç almaktadır. Özellikle daha önce göç etmiş olan akraba yahut tanıdıkların göç edecek kişilerin gideceği yere karar vermesinde ciddi etkisi olduğu görülebilir. Göç edecek kişilerin fırsatları araştırma ve bunlardan haberdar edilme hususundaki istekleri, “tanıdık ve akraba çoğaltanları” olgusu olarak ifade edilmiştir. Bu ifade, göç edecek kişilerin gitmek istedikleri yerlere, kendilerinden daha önce bir tanıdıklarının giderek görece ekonomik avantajlar kazanmış olmasını ve aralarında bulunduğuna inandıkları duygusal bağlılığın ve güvenin kendini göstermesi olarak açıklanabilir.

Kocaeli’ye yapılan göçlerin başlıca sebeplerinden biri daha önce yaşanan yerde yoksul olunması ve iş olanaklarının sınırlı olmasıdır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2011 yılında yayınladığı “göç etme nedenine göre göç eden nüfus ve oranı” tablosuna göre göç etme nedenlerinin en başında 268,400 kişi olmak üzere “iş aramak-bulmak” olduğu görülmektedir. İkinci sırada ise 295,906 kişi ile “tayin-iş değişikliği” sebebi gelmekte olup yine ekonomik temelli sebeplerin ön plana çıktığı görülebilir. Üçüncü sırada ise “eğitim” yer alırken, 498,137 kişi eğitim amacıyla göç etmiştir. Dördüncü sırada “evlilik-boşanma”, 166,284 kişi beşinci sırada ise “sağlık” 22,649 kişi Kocaeli’ye göç etmiştir.

Öte yandan Türkiye’nin en büyük sanayi işletmelerinin bazılarına ev sahipliği yapan Kocaeli, sahip olduğu iş imkânları nedeni ile göç etmek isteyen kimselerin başlıca araştırdığı kentlerden biri olma özelliğine haizdir. Son yıllarda Kocaeli’ye ekonomik temellere dayanan göç hareketliliğinin azaldığı görülse de tersine göç (gelinen yere geri dönme) neredeyse hiç yaşanmadığından, alınan göçlerin sağladığı nüfus kentin iş gücüne büyük oranda katkıda bulunmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2015 yılında yayınladığı “İllerin Yerleşim Yerlerine Göre Aldığı Göç” raporuna göre Kocaeli iline yapılan göçlerin sayısal verisi şu şekildedir: Kocaeli, toplamda 180,035 bin kişinin yeni şehri olmuş ve bu sayının 95,984 kişisini erkekler, 84,051 kişisini ise kadınlar oluşturmaktadır. Toplam sayı içerisinde Kocaeli’ye, şehirden şehre yapılan göçte erkeklerin sayısı, 43,861, kadınların sayısı 37,351’dir. Köyden şehire yapılan göçlerde 12,260 kişi erkek, ve 10,985 kişi kadındır. Şehirden köye yapılan göçlerde 33,141 kişi erkek, 30,383 kişi kadındır. Köyden köye yapılan göçlerde ise 6722 kişi erkek ve 5332 kişi kadındır. Yapılan araştırma, 2000 yılı daimi ikametgâh verileri esas alınarak yapılmıştır.

Yukarıda verilen araştırma sonucunun 2000 yılı ikametgâh ve nüfus verileri üzerinden değerlendirildiği düşünüldüğünde güncel veri sayılamayacağı düşünülebilir. Bu nedenle 2011 yılını kapsayan “illerin aldığı verdiği göç ve net göç hızı” rakamlarının yayınlandığı TÜİK araştırma verilerinin de bu noktada yardımcı olabileceği görülmektedir. Bu araştırmaya göre Kocaeli, toplam 1,569,197 nüfusu içinde 56,350 kişi aldığı göç ve 46, 631 kişi verdiği göç olarak görülmektedir. Aradaki farkın net göç rakamını verdiği düşünüldüğünde bu rakam 9719 olmaktadır. Net göç hızı ise %6,2’dir. Günümüzde ise bu rakam 8,71’dir.

Kocaeli ilinin en çok iç göç alma sebeplerinden bir diğeri ise bünyesinde barındırdığı iki büyük üniversitedir. Kocaeli’nin birçok ilçesinde meslek yüksek okullarına sahip olan Kocaeli Üniversitesi, kentin merkezine nispeten yakın sayılabilecek ana kampüsü nedeniyle en çok tercih edilen üniversitelerden biridir. Kocaeli Üniversitesi’nin tüm düzeylerdeki öğrenci sayısı toplamı 2022 yılı rakamlarına göre 64,162 kişidir. Dolayısı ile hem iç göç hızını artıran hem de kent içine büyük bir hareketlilik ve ekonomik katkılar sağlayan üniversitenin varlığını Kocaeli ili büyük bir avantaja çevirmiştir. Bir diğer üniversite ise Kocaeli ilinin Gebze ilçesinde bulunan Gebze Teknik Üniversitesi’dir. Birçok organize sanayi bölgesinin ve teknoparkların yakınlarında yer alan bu üniversite kentin iç göçte tercih edilmesine önemli katkılar sağlamaktadır.

Kocaeli ilinin 1960’lı yıllardan itibaren Kartepe, Derince, Körfez, Gölcük gibi ilçelerine büyük sanayi tesislerinin kurulması ile birlikte özellikle Karadeniz yöresinden birçok ailenin göç etmeye başladığı söylenebilir. Türkiye İstatistik Kurumu Kocaeli Bölge Müdürlüğü’nün 2018 yılında açıkladığı verilere göre Kocaeli ‘de ikamet edenlerin 546.420’i (%29,14) Kocaeli ili nüfusuna kayıtlı olup, 1.328.912’si (%70,86) diğer il nüfuslarına kayıtlıdır. Kocaeli ilinde, Erzurum nüfusuna kayıtlı 86.409 kişi (%4,61) ile Erzurum ili birinci sırada gelirken, sırasıyla 69.687 kişi (%3,72) ile Sakarya, 62.714 kişi (%3,34) ile Kars ili izlemektedir. Kocaeli ilinde ikamet eden kişiler sıralamasında son sırayı 681 kişi (%0,04) ile Hakkâri almaktadır. Hakkâri ilini sırasıyla 1.210 kişi (%0,06) ile Burdur, 1.439 kişi (%0,08) ile Muğla, 1.728 kişi (%0,09) ile Kilis illeri izlemektedir.

Kocaeli ilinin çok çeşitli bölgelerinde farklı etnik kökenlere sahip kişiler, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyet devrine kadar ve hatta hemen arkasından birçok mübadele anlaşması ve yaşanan siyasal gelişmelerin bir neticesi olarak zaman zaman iskân ettirilmiştir. Kafkas Savaşı’ndan sonra Rusların işgal ettiği yerlerden biri olan Batum’dan, bir diğer adıyla Acara bölgesinden gelen Gürcüler Kocaeli’ye de yerleşmiştir. Özellikle Gölcük ilçesinin köyleri ağırlıklı olarak Gürcü kökenlidir. Gölcük’te Tatar ve Manav nüfus yerli nüfusun içinde sayılmaktadır. Kocaeli ilinde Boşnak kökenli insanların yaşadıkları köylerin olduğu ilçe ise Karamürsel’dir. İlçede Manav, Muhacir, Gürcü yerleşimleri de bulunmaktadır.

Kartepe ilçesi Kafkas kökenli ve Karadeniz Bölgesinden insanların bir arada yaşadığı bir ilçedir. Manav, Türkmen Alevi, Çerkez, Tatar, Yörük, Muhacir (Balkan Türkleri), Gürcü, Laz, Ahıska Türkü, Abhaz kökenli aileler yoğun bir nüfusla bu bölgede yaşamaktadır. Kocaeli ilinde Doğu bölgelerimizden insanlar da fazla nüfusa sahiptir. Özellikle Dilovası ilçesi en kalabalık Kürt kökenli nüfusu barındırmaktadır. İlçenin yerlileri Manav Türklerindendir. Ancak sayıları nispeten düşüktür. İlçe nüfusunun yaklaşık %40’ı Kürt kökenlidir, bu da doğu ve güneydoğu dışında en kalabalık Kürt nüfusunun yaşadığı ilçe olduğu anlamına gelmektedir.

Derince ilçesinde yoğun bir şekilde Yörükler, Tatarlar ve Balkan Türkleri’nin yaşadığı görülmektedir. Ancak özellikle sanayi ve liman işletmelerinin bu ilçeye olan yatırımları neticesinde göç edenlerin ciddi oranda arttığı görülmektedir. İlçenin yerlileri olan Yörükler, Yörükler adındaki mahallede ve Harmantarla Mahallesi’nde ikamet etmektedir. Tatarlar ise ilçenin en merkezi konumunda yerleşiktir. Yörükler ayrıca Gebze ve Hereke civarında köylerde yaşamaktadır. Kartepe’nin Serindere köylerini de Yörükler kurmuştur.

Kocaeli ilinin asıl yerlileri olan Manav Türkleri sadece Kandıra ilçesinde çoğunluktadır. Kocaeli’nin merkez ilçesi olan İzmit’in köylerinin çoğunluğu da Manav Türklerinden oluşur. İzmit nüfusunun çoğunluğu olmasa da kalabalık nüfusları vardır. Körfez köylerinin tamamına yakını, Gebze köylerinin tamamı. Dilovası’nın köyleri Manav köyleridir.

Sonuç itibariyle Kocaeli ili, sahip olduğu iş imkanları, eğitim olanakları, doğal güzellikleri ve kültürel faaliyetler konusundaki zenginlikleri nedeniyle Türkiye’nin en çok iç göç alan illerinden biri hâline gelmiştir. Farklı kültürlerden birçok yurttaşın bir arada yaşadığı Kocaeli ili, bu farklılığı zenginliğe çevirmiştir. Ayrıca kültürel faaliyetleri ve göç ile birlikte ortaya çıkan diğer konular hakkında Kartepe Zirvesi, Kocaeli Tarihi Sempozyumları (I-VII) gibi etkinlerin düzenlendiği bir kent olarak sadece sanayi değil, kültür kenti olmaya da devam etmektedir.

KAYNAKÇA

Gürsoy, A. Göç, U. Tanyeli (Ed.), Üç Kuşak Cumhuriyet, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı. İstanbul 1998, sa. 60-68. https://www.etnikce.com/kocaelinin-etnik-yapisi-h302.html Erişim Tar. 23.4.2022, Kollektif, Uluslararası Göç Terimleri Sözlüğü, (Ed. Richard Richard Perruchoud, Jillyanne Redpath) Uluslaraası Göç Örgütü (IOM), 2004. MARKA Doğu Marmara Bölgesi Demografik Yapısı ve Göç Hareketleri Raporu (2013), Bölge Planı Yayınları Serisi 8. Tekeli, İ. Türkiye’de içgöç sorunsalı yeniden tanımlanma aşamasına geldi. A. İçduygu (Ed.), Türkiye’de içgöç konferans Bolu-Gerede, 6-8 Haziran 1997, İstanbul, sa. 7-21. TÜİK (2015), Kocaeli İline Ait İstatistiki Göstergeler 2015, Kocaeli: Kocaeli Bölge Müdürlüğü. Erişim Tar. 23.4.2022, Yalçın, C. Göç Sosyolojisi. Anı Yayıncılık, Ankara, 2004. http://sayilarla.kocaeli.edu.tr/index.php Erişim Tar. 23.4.2022

Ekrem Mücahit SARI