Kaynarca (Şeyhler) Köyü Doğumlu
Kaynarcalı Edip Paşa, günümüzde Kandıra yolu üzerinde bulunan Kaynarca köyünde 1858 yılında doğdu. Babası, Müderriszâde Rıza Bey’in oğlu Rıfat Bey’dir. Edip Paşa yedi kardeşe sahip olup isimleri, Ziya Bey, Raife Hanım, Felâ Hanım, Muhlise Hanım (Muhittin Paşa’nın eşi) Faika Hanım ve Münir Bey’dir. Edip Paşa’nın ailesi oldukça varlıklı bir aile olup, Kaynarca’dan Sapanca’ya kadar birçok arazinin dönemin padişahına gösterilen kibarlık ve konukseverliğin karşılığında bağış edildiği rivayet edilmektedir. Edip Paşa’nın tek oğlu olduğu ve adının Ruhi Bey olduğu bilinmektedir. Ayrıca dört farklı hanımla (ilk eşi Kandıralı Eda Hanım, ikinci eşi Halide Hanım, üçüncü eşi Ayşe Hanım, dördüncü eşi Leyla Hanım) evlilik yapan Edip Paşa’nın sekiz kız çocuğu (Fevziye Saner, Macide Hanım, Şevket Hanım, Saffet Hanım, Edibe Hanım, Saide Hanım, Muazzez Hanım ve Muammer Hanım) olmuştur. Döneminin önemli statü ve eğitim göstergelerinden biri olan piyano, Paşa’nın evinde de vardır ve kızlarından Saide, Muazzez ve Muammer Hanımların piyano eğitimi almasını sağlamıştır. Son eşi Leyla Hanım ile İstanbul’da alışveriş esnasında tanışıp âşık olmuşsa da o sırada Leyla Hanım, Nebil Bey (Topuzlu) ile evlidir. Ancak daha sonra Leyla Hanım boşanarak Edip Paşa ile evlenmiştir. Leyla Hanım’ın babası Sivastopol savaşında gösterdiği başarı nedeni ile Paşa unvanı alan Tahir Paşa’dır. Annesi ise Hatice Hanım (Sadaret Kaymakamlığı yapmış İbrahim Paşa’nın torunu)’dır.
Edip Paşa’nın, Kaynarca’da kardeşleri Ziya ve Münir Beyler ile yan yana olmak üzere üçer katlı konağı olduğu bilinmektedir. Kış aylarında İstanbul’da yaşayan ve yaz aylarında Kaynarca’ya geri dönen Edip Paşa’nın bu tarzı İstanbul ile ve muhtemelen de saray ile iyi ilişkiler içinde olduğunu göstermektedir. Öte yandan Paşa ve kardeşlerinin konaklarında kendi dönemleri için oldukça lüks sayılabilecek sıcak su sistemi ve sıcak su ile ısıtma sistemi tertibatının Ermeni ustalar tarafından kurulduğu bilinmektedir.
Mondros Ateşkes Antlaşması’nın ardından başta İstanbul olmak üzere Anadolu’nun birçok bölgesinin işgal edilmesinden nasibini alan Kaynarca köyü, 1921 yılında Yunanlılar tarafından ele geçirildiğinde köyün büyük bir bölümü harap edilmiştir. Bu tahribatın yol açtığı yıkıcı etki Edip Paşa’nın ve kardeşlerinin konaklarına da sıçramış ve konaklar yakılmıştır. İşgal esnasında Kaynarca’da olmayan Edip Paşa, ancak işgalden sonra evine dönmüştür. Konağın o sırada içinde bulunan ve aileye dair ciddi bilgiler elde edilebilecek evrak-ı metruke (belgeler, fotoğraflar ve aile şeceresi gibi) çıkan yangında kül olmuştur. Tamamen yanmaktan kurtulan tek konak ise Edip Paşa’nın kardeşi Münir Bey’in konağıdır. Bu konak yangından sonra ancak iki katlı olarak yeniden inşa edilmiştir. Zaman içinde mirasçılar tarafından konakların yerlerinin satıldığı görülmektedir.
Edip Paşa’nın soyu, oldukça geniş ailelere ulaşmıştır. Hem geçtiğimiz yıllarda hem de günümüzde aileye mensup birçok kişi evlilikler yoluyla akrabalık ilişkileri kurarak Müderriszâdelerin soyunu devam ettirmektedir. Evlilik yoluyla sülalenin genişlemesinin ilk örneklerini Edip Paşa’nın amcası İsmail Bey’in kızı Saibe Hanım, Ömer Lütfi Yasan ile evlenerek göstermektedir. Ömer Lütfi Yasan, (d. 1879, Merzifonö. 12 Mart 1956), Türk asker ve siyasetçidir. Harbiye mezunudur. Kuleli Askeri İdadisi, Tıbbiye İdadisi Ders Nazırlığı, Erzurum 3.Ordu Menzil Müfettişliği, Yıldırım Ordular Grubu İdare Başkanlığı, Harp Kömür Şubesi Müdürlüğü yapmıştır. Meclis-i Mebûsan III. Dönem Sinop ve IV. Dönem Amasya mebusu olmuş, TBMM I. Dönem Amasya milletvekili olarak görev yapmıştır. Millî Müdafaa Vekaleti Askeri Levazım Umumiye Reisliği, Nafia Encümen Reisliği yapmıştır.
İsmail Bey’in oğlu Ahmet Müfit Saner, (d. 1871, İzmit), eğitimci ve siyasetçidir. 1890 yılında Mekteb-i Mülkiye’den mezun olmuş, İzmit İdadisi muallimliği ile devlet hizmetine başlamıştır. Çeşitli görevlerde bulunduktan sonra 1907 yılında Ankara Maarif müdürlüğüne getirilmiş ve bu görevde iken 1908 ve 1912 seçimlerinde 2 dönem İzmit mebusu seçilmiştir. 1913’te Kütahya Mutasarrıfı olmuştur. Bu örnekten hareketle de görüleceği üzere, Müderriszâde soyundan gelen birçok isim önemli aileler ile akrabalık ilişkileri kurmuştur.
Edip Paşa’nın torun ve torunlarının çocuklarından 9’u Amerika Birleşik Devletleri’nde 3 tanesi Kandıra’da 13’ü Avustralya’da ve 1 tanesi de görev icabı İsrail’de ve kalanları İstanbul, Kocaeli, Ankara ve Amasya’da yaşamaktadır.
Ahmet Edip Paşa’nın Çocukları ve Torunları
Ahmet Edip Paşa’nın eşi olan Eda Hanım, Kandıralı’dır. Bu evlilikten olan çocukların isimleri sırasıyla, Fevziye Hanım (Saner) ve Ruhi Bey’dir. Eda Hanım, aynı zamanda eski Başbakan Nihat Erim’in annesinin halasıdır.
Halide Hanım, Abaz Marşan Beylerinden Hacıbat Osman Bey’in kızıdır. Edip Paşa’nın Halide Hanım’dan tek çocuğu olmuş ve Macide ismini almıştır. Macide Hanım, subay Kazım Bey ile evlenmiştir. Macide Hanım’ın sırasıyla, Burhanettin Göksel, Nebahat Göksel Kırzıoğlu, Adnan Göksel, Doğan Göksel isminde dört çocuğu olmuştur. Edip Paşa’nın torunu Burhanettin Göksel, Harp Akademisi mezunu olup Washington Askeri Ataşeliği, Hava Harp Okulu Komutanlığı ve Manisa Valiliği görevlerinde bulunmuştur. 1961 yılında Milli Birlik Komitesi ile yaşadığı ihtilaf nedeniyle emekli edilmiş olsa da açtığı davayı kazanarak 1965 yılında Korgeneral rütbesiyle emekliliğine devam etmiştir. Nebahat Göksel Kırzıoğlu, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya bölümünü bitirmiş, Prof. Dr. Fahrettin Kırzıoğlu ile evlenmiştir. Adnan Göksel, Yüksek Kimya Mühendisliği öğrenimi gördükten sonra İstanbul Üniversitesi’nde profesör olmuştur. Doğan Göksel, kuruluşundan itibaren Arçelik Fabrikası’nda teknik personel olarak görev almıştır. Fabrikanın Çayırova’ya taşınmasından kısa bir süre sonra emekli olmuş ve 60’lı yaşlarının başında hayatını kaybetmiştir.
Ayşe Hanım, Girit Türklerindedir. Ayşe Hanım’dan iki kız çocuğu dünyaya gelmiş ilkinin ismi Saffet, diğerinin ismi ise Edipe’dir. Saffet Hanım, Subay Şevket Yasin ile evlenmiştir. Şevket Bey, Millî Mücadele’de gazi olmuş ve Albay rütbesi ile emekli edilmiştir. Saffet Hanım’ın üç oğlu olup Turgut Yasin, Faruk Yasin ve Fahir Yasin isimlerini almışlardır. Edipe Hanım, Yalova Kaymakamı Nihat Torumtay’la evlenmiştir.
Leyla Hanım, Edip Paşa’nın son eşidir. Üç kızı olmuştur; Saide, Muazzez ve Muammer isimlerini almışlardır. Saide Hanım, İzmit Mutasarrıflığına vekalet eden, Millî Mücadele’ye katılan Hüsnü Yeğiner ile evlenmiş ve bu evlilikten üç çocuğu (Edip Yeğiner, Perihan Kazuncigil, Suzan Renda) dünyaya gelmiştir. Leyla Hanım’ın ikinci kızı Muazzez Hanım, Dr. Talat Simer (eski CHP Bursa Milletvekili) ile evlenmiştir. Muammer Hanım, veteriner subay Şevket Bey ile evlenmiş ve bu evlilikten Ayten isminde bir kızları olmuştur.
Fevziye Hanım (Saner), Osmanlı ordusundan subay Kemal Bey ile evlenmiştir. Kemal Bey’in babası miralaydır. Fevziye Hanım’ın bu evlilikten Süreyya isminde bir oğlu ve Meliha isminde bir kızı dünyaya gelir. Eşinin genç yaşta vefatı üzerine Fevziye Hanım çocuklarını büyütmüş, Süreyya Bey, subay olup milli mücadeleye katılmıştır. Yaralanarak gazi olmuş, Dumlupınar Muharebesi’nde gösterdiği kahramanlık nedeniyle İsmet Paşa’dan takdirname almıştır. Süreyya Bey (Berk)’in evliliğinden ise üç kız çocuğu olur. Çocuklardan Selma Berk, ünlü Türk sopranosudur. Selma Hanım, Kırım Hanı Giray Han’ın torunu Doğan Giray ile evlenmiştir. Süreyya Bey’in diğer kızları ise Gülen ve Ayten Hanım’dır.
Ruhi Bey, İdadi mezunu olup Cumhuriyet’in ilk yıllarında Kocaeli İl daimî Encümen Üyeliği yapmıştır. 1930’larda çok partili hayata geçiş denemelerinin en önemli örneği olan Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın Kandıra ilçe teşkilatı kurucuları arasında yerini alır. Ancak kısa süre sonra bu görevden ayrılmıştır. Babasının isteği üzerine 21 yaşında üvey annesi Leyla Hanım’ın ilk eşinden olan kızı Münire Hanım ile evlenmiştir. Bu evlilikten dört çocuğu olup isimleri sırasıyla Vecihi Saner, Hüseyin Müeyyet Saner, Ekrem Saner ve Neriman Şatana’dır. Vecihi Saner, Mali Müşavirlik görevini sürdürürken 1970 yılında İstanbul’da trafik kazasında hayatını kaybetmiştir. Vecihi Saner’in Metin Saner, Esin Elingür ve Çetin Saner (Emekli Korgeneral, Genelkurmay İstihbarat Bşk. ve 6. Kolordu Komutanı) isminde üç çocuğu olmuştur. Ruhi Bey’in ikinci oğlu Hüseyin Müeyyet Saner, 1909-1973 yılları arasında yaşamış, Kocaeli, Sivas, Aydın ve Sakarya İl Özel İdare Müdürü görevlerinde bulunmuştur. Beş çocuğa sahip olup isimleri, Ruhi Saner, Yıldız Apakgün, Leyla Aybak, Münüre
Jale Boloca ve Lale Dumlu’dur. Ruhi Bey’in üçüncü oğlu Ekrem Saner, 1912-1972 yılları arasında yaşamış, Orman Bakanlığında memuriyetten emekli olmuştur. Gürsel Saner ve Melih Saner adında iki çocuğu olmuştur. Ruhi Bey’in dördüncü çocuğu ve tek kızı Neriman Saner Şatana’dır. Neriman Hanım, öğretmen ve çeşitli devlet kurumlarında yöneticilik yapmış olan Sabri Şatana ile evlenmiş ve bu evlilikten Sevin Sümer, Neşe Yücesoy ve Salih Şatana dünyaya gelmiştir.
Şevket Hanım, Edip Paşa’nın üçüncü çocuğudur. Kandıralı Kemal Bey (Aşkın) ile evlenmiş ve bu evlilikten üç çocuğu olmuştur. Çocuklarının isimleri Samahat, Fethi ve Kamuran’dır. Samahat Hanım, Ağvalı Kemal Erkah ile evlenir. Fethi Aşkın, Galatasaray Lisesi Mezunu olup Gümrük Genel Müdürlüğü ve Gümrük ve Tekel Bakanlığı ve ayrıca Meksika Büyükelçilği görevlerinde bulunmuştur. Kamuran Hanım, günümüzde hayatta olup Adapazarı’nda ikamet etmektedir.
KAYNAKÇA
Kaynarca köyünün eski adı “Şeyhler” köyüdür. Çetin, Atilla, “Kaynarcalı Edip Paşa (1858-1914)” Sakarya Ekonomi Dergisi, S. 30 Ekim 2003, sa.47-48 http://sabetayciavcisi.blogspot.com/2016/01/nihat-erim-ibrahim-sarm-pasa-omer-lutfi.html (Erişim Tar. 28.4.2022) http://www.medyabar.com/koseyazilari/939/kaynarcali-edip-pasa-ailesi.aspx (Erişim Tar. 5.12.2016Web Arşiv) https://www.tbmm. gov.tr/Milletvekilleri/kDetay?donemKod=1&sicil=5PHOFZfcyBg= (Erişim Tar. 28.4.2022) Kandıra Kaymakamlığı İlçe Nüfus Müdürlüğü Asar-ı Atik Kayıtları, Ulugün, Yavuz, “Edip Paşa’nın tek oğlu olan Ruhi beyin torunu Ruhi Saner’le İzmit KYÖD Lokalinde Söyleşi” (Tarih 20.9.2009) Tuna, Fahri, Adapazarı Yazıları, Değişim Yayınları, Adapazarı, 2007.
Ekrem Mücahit SARI