Bithynia adı verilen bölge, yaklaşık olarak İstanbul’un Anadolu yakası, Kocaeli, Sakarya, Bursa, Bilecik, Zonguldak, Düzce ve Bolu’nun bir bölümünü kapsamaktadır. Bu sınırlar daha Antikçağ’da başta Herodotos olmak üzere, Pseudo Skylaks, Memnon ve Strabon gibi tarihçi ve coğrafyacılar tarafından hemen hemen aynı hatlarda çizilmiştir.
Antik yazarlardan Herodotos’a göre, Bithynialılar Thrakia kökenli bir kabileden gelmekteydi. Thrakia’daki Thynler ile onlarla akraba olan Bithynler MÖ 1200’lü yıllardaki “Deniz Halkları Göçü” ile birlikte Kuzeybatı Anadolu ile kısmen Batı Karadeniz Bölgesi’ne gelmişler ve onları adından ötürü yerleştikleri bölgeye zamanla “Bithynia” adı verilmiştir. Bölgenin Demir Çağı adı verilen MÖ 1000’li yıllardaki erken dönemine ilişkin maalesef elimizde yeterince veri yoktur. Bölgenin erken dönem tarihini ise başta Herodotos olmak üzere Thukydides, Ksenophon ve Pseudo-Skylaks ve Memnon gibi MÖ V.-IV. yüzyılda yaşamış tarihçiler ile MÖ I.-MS II. yüzyıllar arasında yaşamış olan ünlü coğrafyacı Strabon, Appianos ve Nikomedeia kökenli ünlü tarihçi Flavius Arrianus’tan öğrenmekteyiz.
Görüleceği üzere Bithynlerin göç ettiği MÖ 1200’lerden MÖ VI. yüzyıla kadar, kendileri ve bölge tarihi hakkında pek fazla bilgimiz yoktur, ta ki Lydia Krallığı’na kadar. Bithynia’nın bir bölümü MÖ VI. yüzyılda bir süreliğine Lydia kralı Kroisos’un yönetimi altına girmiştir. MÖ 546 yılında Sardes civarındaki savaşta Lydia’nın son kralı Kroisos’un, Pers kralı Büyük Kyros’a yenilmesinden sonra, Bithynia Bölgesi Büyük İskender’e kadar Pers egemenliği altına girmiştir. Phrygia Satraplığı’na bağlanan Bithynia Bölgesi MÖ 335 yılında Makedonya kralı İskender ile birlikte Pers egemenliğinden kurtulmuştur.
Büyük İskender’e kadar, en azından MÖ V. yüzyıldan itibaren Bithynia’daki yerel yöneticiler Pers yönetimi boyunca yarı bağımsız bir şekilde varlığını sürdürmüş olmalıdır. Zira antik yazar Herakleialı (Karadeniz Ereğlisi, Zonguldak) Memnon, Dydalsos’u Bithynia’nın ilk kralı; Boteiras ve Bas’ı da onun halefi olarak zikretmektedir. MÖ 376-326 yılları arasında hüküm süren Bas, aslında MÖ 327 yılında İskender tarafından gönderilen Kalas’ı yenerek, Bithynia’nın bağımsızlığını korumuştur. Yaklaşık 50 yıl hüküm süren Bas, aslında Bithynia’nın ilk kralı sayılabilir. Bas’ın ölümünden sonra tahta, oğlu Zipoites oturmuştur. Zipoites’in ömrü, İskender’in ardılları olan Lysimakhos ve Seleukoslar krallıklarıyla mücadele etmek ve Bithynia Krallığı’nın topraklarını genişletme çabalarıyla geçmiştir. Zipoites diadokhos’ların kendi arasındaki mücadeleyi de iyi değerlendirmiş ve krallığın sınırlarını büyütmüştür. Bütün bu çabalarının sonucunda MÖ 297 yılında kendisine basileus (= kral) unvanı verdiği için, Bithynia Krallığı’nın gerçek kurucusu sayılmaktadır. MÖ 281 yılında I. Antiokhos, ikinci bir İskender olma hevesiyle, tüm Küçükasya’yı fethetmeye çalışmış; bu amaçla da bazı komutanlarını Küçükasya’nın belli bölgelerini ele geçirmesi amacıyla ordularla göndermiştir. Bunlardan birisi olan Aspendos’lu (= Belkıs, Antalya) Hermogenes, Bithynia Krallığı’nı ele geçirmek için Zipoites’le birçok kez savaşmış; ancak bu savaşları kaybetmiştir. Bu tarihten sonra, Bithynia Krallığı, kendisi gibi yeni kurulmuş yerel krallıklar olan Pergamon ve Pontos krallıkları gibi, Küçükasya’da yer edinmeye başlamıştır. Kendi adına izafeten, yeri günümüzde bilinmeyen Lypedron Dağı’nın eteklerinde MÖ 297-280 yılları arasında Zipoetion kentini de kuran Zipoites’in MÖ 278 yılındaki ölümünden sonra, tahta dört oğlundan en büyüğü olan
I. Nikomedes geçmiştir. MÖ 278-255 yıllarında hüküm süren I. Nikomedes’in yaptığı ilk iş, I. Antiokhos Soter’e karşı krallığını güvence altına almak adına bölgenin önemli polis’lerinden biri olan Herakleia Pontika, Khalkedon ve Byzantion ile müttefiklik kurmasıdır. I. Nikomedes, sadece Seleukoslarla değil, aynı zamanda kardeşi II. Zipoites ile de taht mücadelesine girmiştir. Aynı anda kardeşi ve polis’e karşı mücadele eden I. Nikomedes, bu sırada Batı Avrupa’dan göç eden ve günümüz Galata (Karaköy, İstanbul) civarına gelmiş olan Leonnorius ve Lutarius önderliğindeki Keltler, diğer bir deyişle Galatlar ile anlaşmış ve onları bir süreliğine hizmetine almıştır. II. Zipoites’e karşı kullandığı Galatları Bithynia Bölgesi’ne gemilerle geçiren I. Nikomedes, Galatlar sayesinde kardeşi II. Zipoites’i yenmiş ve krallığın parçalanmasını önlemiştir. Bir süre sonra, Galatların Bithynia’yı yağmalamaya başlamasından dolayı, Onları Ankyra (= Ankara) civarına gitmesi konusunda yönlendirmiştir. Phrygia’nın bir parçası olan Ankyra ve civarı, zaman içinde Galatlar’dan ötürü Galatia Bölgesi olarak anılmaya başlanmıştır.
I. Nikomedes MÖ 264 yılında günümüz Başiskele Belediyesi (İzmit) sınırları içindeki eski bir Megara kolonisi olan Astakos’un karşısına, Nikomedeia (= İzmit) adlı yeni bir kent kurmuş ve burayı krallığının başkenti yapmıştır. Bu dönemde sikke de basan I. Nikomedes iki kez evlenmiştir. Phrygia kökenli ilk eşi Ditizela’dan Prusias ve Ziaelas isimli iki oğlu ile Lysandra adlı bir kızı olan I. Nikomedes, ikinci evliliğini ise Etazeta ile yapmıştır. Etazeta, I. Nikomedes’i ikna ederek, onun ölümünden sonra Bithynia Krallığı’nın veliahtı olarak kendi çocuklarının gösterilmesini sağlamıştır. I. Nikomedes’in ölümünden sonra, çocuklarının henüz küçük olmasından dolayı tahta Etazeta geçmiştir. Ancak bir süre sonra, I. Nikomedes’in ilk eşinden olma Ziaelas Galatların yardımıyla, Etazeta’yı tahttan indirmiş ve MÖ 250-230 yılları arasında hüküm sürmüştür. Hükümdarlığı dönemine ilişkin hakkında pek fazla bilgi sahibi olamadığımız Ziaelas ölünce, yerine oğlu I. Prusias “Kholos” (= Topal) (MÖ 230-182) geçmiştir. I. Prusias’ın tahta olduğu dönemler Roma’nın önce Batı, sonra ise Doğu Akdeniz’de genişlemeye başladığı en önemli yıllardır. I. Prusias, savaşların ve karmaşanın olduğu bu dönemi lehine çevirerek, krallığın sınırlarını büyütmüştür. Roma ve Kartaca arasında MÖ 218 yılından beridir sürmekte olan II. Kartaca Savaşı’nda Kartacalı Hanibal’in ve onun yakın müttefiki Makedonya Krallığı’nın yanında yer almıştır. Makedonya Kralı V. Philippos’un desteğiyle bölgedeki Khalkedon (= Kadıköy, İstanbul), Kios (= Gemlik, Bursa) ve Myrleai’ı (= Mudanya) ele geçiren I. Prusias, daha sonraki III. Antiokhos ve Roma arasındaki mücadelede ise tarafsız kalmıştır. MÖ 190 yılında Roma ve müttefiklerinin III. Antiokhos’u Magnesia’da (= Manisa) yenmesi ile birlikte Küçükasya’da yerel krallıklar arasında güç değişimleri yaşanmış ve bu savaşın en karlı Helenistik devletleri başta Attaloslar olmak üzere Rhodos olmuştur. MÖ 188 yılında Roma ve III. Antiokhos arasında yapılan Apameia Antlaşması sonrasında, Roma Pergamon Krallığı’na Mysia ve Hellespontos Phrygiası’nı ödül olarak vermiştir. Savaşta tarafsız kalmasının bir sonucu olarak önemli bazı bölgeleri Pergamon’a kaptıran I. Prusias, Pergamon Krallığı’na karşı saldırıya geçmiştir. Bithynia kralı, II. Eumenes’e karşı Hannibal’in yönettiği bir deniz ve kendisinin yönettiği bir kara savaşıyla toprak kazanmıştır. Ancak hemen akabinde Roma duruma müdahale ederek, sadık müttefiki Pergamon Krallığı’nı korumuş ve I. Prusias’a kazandığı topraklar ile bir süredir Bithynia’da ikamet eden Hannibal’i geri vermesini istemiştir. Bunun üzerine I. Prusias kazanmış olduğu topraklardan çekilmiş; Hannibal ise Libyssa’da (= Gebze, Kocaeli) intihar ederek hayatına son vermiştir. Savaşların yanı sıra, I. Prusias’ın en önemli icraatlarından biri de MÖ 188 yılında Olympos Dağı eteklerinde adını taşıyan Prusa (= Bursa) kentini kurmasıdır. MÖ 182 yılında I. Prusias ölmüş ve yerine oğlu II. Prusias “Kynegos” (= avcı) (MÖ 182149) geçmiştir. Bu dönem Roma ve Makedonya Krallığı arasında güç çekişmesinin yaşandığı zamanlardır ve II. Prusias bu durumu bir fırsat olarak görüp, kendi lehine çevirmek ister ve bu nedenle Makedonya Krallığı’yla evlilik yoluyla bağ kurar. V. Philippos’un yardımı sayesinde, Bithynia’ya komşu bazı bölgeler ile Tios (= Filyos, Zonguldak) ve Kieros’u (= Konuralp, Düzce) ele geçirir. Aynı zamanda Pergamon Devleti’nin bu dönemdeki kralı II. Eumenes ile birlikte müttefik olup, Pontos kralı I. Pharnakes’e karşı savaşır. II. Eumenes’in ölümünden sonra ise, II. Prusias Pergamon topraklarına bir saldırı düzenler; ancak bu durum bölgede artık “hakem” konumunda olan Roma’nın hoşuna gitmez ve ağır bir savaş tazminatı ödemek zorunda bırakılır. Bunun üzerine oğlu II. Nikomedes’i savaş tazminatının miktarını azaltması için Roma’ya gönderir. II. Prusias’ın genişleme politakalarından hoşnut olmayan Roma ve Pergamon kralı II. Attalos, oğul II. Nikomedes’i saflarına çekerek, II. Prusias’ı Nikomedeia’da öldürtürler. MÖ 149-127 yılları arasında hüküm süren II. Nikomedes zamanında Bithynia Krallığı bölgede daha barışçıl bir politika güder, Batı Anadolu polis’leri tarafından birçok kez onurlandırılarak epiphanes unvanı verilir. MÖ 127 yılında II. Nikomedes’in ölümü üzerine, yerine oğlu III. Nikomedes “Euergetes” (= hayırhah) geçer. III. Nikomedes (MÖ 12794) ile birlikte bölgedeki barışçıl politikalar terk edilmiş; yerini tekrar genişleme politikaları almıştır.
III. Nikomedes’in ilk işi Pontos kralı Mithridates ile anlaşıp Paphlagonia’yı aralarında paylaşması olmuştur. Daha sonra ise III. Nikomedes, Mithridates’in ülkesini işgal etmesiyle birlikte kendi krallığına sığınan Kappadokia kralı VI. Ariarathes’in dul eşi Laodike ile evlenmiştir. İki oğlu da vefat etmiş olan Laodike ile politik bir evlilik yapan III. Nikomedes, böylece Kappadokia Krallığı’nın tahtında hak iddiasında bulunmuştur. Bithynia ve Pontos Krallıkları’nın Kappadokia Krallığı üzerinde hak iddia etmeleri yüzünden, Roma araya girer ve her iki devlete hem Kappadokia hem de Paphlagonia’dan çekilmelerini emreder. Başarısız bu genişleme politikasından kısa bir süre sonra vefat eden III. Nikomedes’in yerine, tahta oğlu IV. Nikomedes “Philopator” (= babasever) (MÖ 94-74) geçer. IV. Nikomedes’in tahta geçmesinden kısa bir süre sonra, Pontos Kralı VI. Mithridates Eupator’un desteğini alan ve III. Nikomedes’in bir diğer oğlu Sokrates “Khrestos” (= muteber), MÖ 90 yılında Bithynia Krallığı’nı ele geçirir. MÖ 89 yılına kadar hüküm süren Sokrates’in ölümünden sonra, tekrar tahta geçen IV. Nikomedes kendisini, tarihte I. Mithridates Savaşı adı verilen Roma ve Pontos Krallığı arasında MÖ 88-85/84 yıllarında süren bir savaşın içinde bulur. Roma’nın yanında yer aldığı için IV. Nikomedes’in krallığı MÖ 88-85 yıllarında VI. Mithridates’in işgalinde kalır. Romalı ünlü General Sulla ile VI. Mithridates arasında MÖ 85/84 yıllarında yapılan Dardanos Antlaşması’ndan sonra IV. Nikomedes tekrar yönetimi ele alır. Bu tarihten sonra IV. Nikomedes, Roma ile ilişkilerini giderek arttırır ve MÖ 80 yılında genç Iulius Caesar, IV. Nikomedes’in sarayına elçi olarak gelir. Bithynia Krallığı’nın son kralı olan IV. Nikomedes, MÖ 74 yılında krallığının tamamını Roma’ya miras bırakır. Roma Senatus’u hızlı bir şekilde bu vasiyeti kabul eder ve burada provincia Bithynia eyaletinin kurulmasına onay verir. Roma’nın en büyük düşmanlarından birisi olan VI. Mithridates, IV. Nikomedes’in bu vasiyetini kabul etmez; bunun sonucu olarak yaklaşık bir 10 yıl Roma ile sürecek olan III. Mithridates Savaşı başlar. Adı geçen savaş VI.Mithridates’in ölümü ile biter ve savaşı kazanan Romalı General Pompeius Magnus (= büyük) MÖ 63 yılında yeni bir düzenleme yaparak, Pontos’un batısını Bithynia Eyaleti ile birleştirerek, provincia Pontus et Bithynia’yı kurar.
KAYNAKÇA
M. Arslan, Mithradates VI Eupator: Roma’nın Büyük Düşmanı, İstanbul 2007; A. Çalık-Ross, Antik İzmit: Nikomedia, İstanbul 2007; Herodotos, Historiae = Herodot Tarihi, çev.: M. Ökmen, İstanbul 2002;D. Magie, Roman Rule in Asia Minor, Princeton 1950; E. Meyer, “Bithynien”, Realencyclopädie der classischen Altertumswissenschaft V (1897) 507-524; E. Paganoni, Forging the Crown: A History of the Kingdom of Bithynia from its Origin to Prusias I, Roma/Bristol 2019;K. Strobel, “Bithynia (Βιθυνία)”, Der neue Pauly 2 (1996) 698-700; Strabon, Geographika = The Geography of Strabo, with an English translation by H. L. Jones, I-VIII, Cambridge (Mass.) 1982.
Hüseyin Sami ÖZTÜRK