YAHYA KAPTAN ANIT MEZARI

Madde no:1581

Milli Mücadele Kahramanı Anıtı

Makedonya’nın Köprülü kasabasında doğdu. Amcasına saldıran bir Bulgar’ı öldürüp dağa çıktı. Müslüman ve Türk köylerine saldıran Sırp ve Bulgar çetelerine karşı kendi çetesini kurdu ve onlarla mücadele etti. Balkan Savaşlarına katıldı. Birinci Dünya Savaşı’nda Teşkilat-ı Mahsusa’ya katıldı. Teşkilat içinde Balkanlar’da ve Irak’ta görev yaptı. İttihat ve Terakki‘nin ünlü silahşoru Yakup Cemil ile Irak Cephesi’nden dönerken tanıştı ve yeni bir kabine kurmak için başlattıkları mücadelede tutuklanıp yargılandı. Yakup Cemil idam edildi, Yahya Kaptan ise Irak’a sürgüne gönderildi.

Birinci Dünya Savaşı sona erdiğinde Yahya Kaptan İstanbul’a geldi. Ama Teşkilat-ı Mahsusa dağıtıldığından İstanbul’da kalamadı. Eski ittihatçıların kurduğu gizli örgütlerden en önemlisi olan Karakol Cemiyeti’nin menzil grubuna katıldı. Yenibahçeli Şükrü Bey liderliğindeki Menzil Grubu, Anadolu’da başlaması olası mücadeleye malzeme ve insan aktarımını sağlamak için Kocaeli Yarımadası’nı kontrol altında tutmayı amaçladı.

Dağınık birlikler toplanarak başına Yahya Kaptan getirildi. Kurtuluş Savaşı başlarında Mustafa Kemal Paşa ile ilişki kurdu ve onun direktifleri, İstanbul’daki Karakol Cemiyeti’nin de yardımlarıyla İstanbul’dan Anadolu’ya geçen sivil ve askeri kişilere yardım etti. Gebze’de Kuvayi Milliye’yi örgütleyerek İstanbul-Kocaeli yöresinde çeşitli eylemlerde bulundu. Aralık 1918’de Tavşancıl’da konuşlandı, Ahırkapı (İstanbul) cephaneliği baskını, Darıca un deposu baskını, bölgedeki Rum çetelerinin imhası gibi önemli hizmetler yaptı. İtilaf devletlerinin Yahya Kaptan’ın faaliyetlerinden rahatsız olması üzerine İstanbul Hükümeti’ne baskı yapıldı ve bu durumun önlenmesi istenildi. Bunun üzerine İstanbul hükümeti Yahya Kaptan üzerine büyük bir jandarma kuvveti gönderdi. Yahya Kaptan Tavşancıl’da teslim olduktan sonra 8 Ocak 1920’de tutuklu olduğu hâlde kasten şehit edildi.

Mustafa Kemal Atatürk, bu trajik ölüm karşısında çok etkilendi. Nutuk’ta, Yahya Kaptan olayına geniş yer veren Mustafa Kemal Paşa, Yahya Kaptan’ın şehit edilmesiyle ilgili Nutuk’ta şu ifadeyi kullanmıştır. “Saygıdeğer Efendiler, telgrafın ikinci maddesindeki, Yahya Kaptan’ın hiç kimseyi dinlememesinin, öldürülmesine sebep olarak gösterilmesi asla doğru olamaz. Merhum şehit, beni dinliyordu, benden emir alıyordu. Verdiğim emre göre hareket ediyordu. Başka bir makama veya şahıslara bağlı olduğunu, onlardan emir alması gerektiğini kendisine emretmemiştim. Bu sebeple, İstanbul’dan her önüne gelenden, Dâhiliye Nâzırı’ndan, Jandarma Komutanı hâin Kemal Paşa’dan verilen emirleri dinlememesi zaten bizim istediğimiz şeydi. Kuvayi Milliye adına eşkıyalık ve zulüm yapanın da kendisi olmayıp Küçük Aslan çetesi gibi, haince bir maksatla kuruldukları belgelere dayanılarak anlaşılmış bulunan çeteler idi. Yahya’nın bunların eşkıyalıklarını önlemeye çalıştığı da, özlerine güvenilmesi gereken kimselerin soruşturmalarıyla kesinleşmiş bir durumdur.”

Yahya Kaptan için Kocaeli’nin Dilovası ilçesine bağlı Tavşancıl Mahallesi'nde anıt mezar yaptırılmıştır. Bu anıt mezarın başındaki şahidede şu ifadeler yer almaktadır: “Vatanın fedekâr evladı Yahya Bey. İstiklal mücadelesinin en kara gününde Gebze kazasının milis kuvvetleri kumandanı idi. Şerefli ve muazzam muzafferiyetin istihsaline pisiva olan hidematı güzidesi sitayişle yad edilebilir. Vatan kendi uğrunda can veren bu fedakar evladına ebediyen minnettardır. Şehadet Tarihi: 8 Kanunısani 1336”

KAYNAKÇA

Genelkurmay ATASE Başkanlığı Arşivi; Cevdet Yakup Baykal, “İstiklal Harbinin İlk Şehidi Yahya Kaptan”, Tarih Coğrafya Dünyası,C. I, sayı 1, İstanbul 15 Nisan 1959; İhsan Birinci, “Yahya Kaptan”, Hayat Tarih Mecmuası, Ocak, Şubat 1978, sayı 1, 2; Şükrü Uras, Yahya Kaptan, Akba Yayınları, İstanbul 1968; Turgut Özel, Kocaeli Yarımadası’nda Millî Mücadele ve Yahya Kaptan, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 1996; Murat Aydoğdu, “Kocaeli Yarımadası’nda Karakol Cemiyeti-Mustafa Kemal Paşa Rekabeti ve Yahya Kaptan Olayı I”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl 2009, Cilt 25, Sayı 75, 605 634, 01.11.2009.

Burhan SAYILIR