AZİZE VASILISSA

Madde no:157

Nikomedia Yakınlarında Yaşamış Hristiyanlık Kutsal Ruhanisi

Azize Vasilissa, İmparator Diocletianus Dönemi’nde (İ.S. 284-305), İ.S. 4. yüzyılın başlarında Nikomedia yakınlarında yaşamış ve İ.S. 299 tarihinde Nikomedia’da başlayan Hristiyanlara yapılan zulümlerden etkilenmiş, çocuk yaştaki bir Erken Hristiyanlık kutsal şehit ruhanisidir (bkz. Res. 1). Hristiyanlara zulüm siviller için İ.S. Şubat 303 tarihinde, yasal statünün kaybını ve Roma devletinin tanrılarına kurban sunmayı reddedenlere işkence uygulanmasını öngören birkaç Hıristiyan karşıtı fermandan ilki ile başlamıştır. Yunanca “Vasilissa” ismi (orijinalinde “Βασιλίσσα” ve Rusçada “Василисса”) Türkçe’de “kraliçe” anlamına gelir ve azizenin ismi bazı kaynaklarda “Vassa” ve “Vasilisa” olarak geçer. Azize Vasilissa özellikle Rus Ortodoks Kilisesi tarafından “çocuk kutsal şehit ruhani” (marthyr) olarak saygı görmektedir. Ancak Vasilissa’nın kültü özellikle İstanbul’da gelişmiştir.

Genç azizenin yaşamına ait çok bilgi olmasa da, kaynaklara göre Vasilissa İ.S. 300 yılında doğmuş ve 309 yılında ise ölmüştür. Bazı kaynaklarda bu tarihler İ.S. 303 ve 313 olarak geçer. Henüz dokuz yaşında olmasına rağmen, Hristiyanlık’ı kabul etmiştir. Bunun üzerine bir ihbar yolu ile yakalanmış ve dönemin Bithynia valisi Aleksandros’un huzuruna getirtilmiştir. Vali Vasilissa’nın tutuklanmasını, Hz. İsa’ya inanmaktan vazgeçmeye zorlanmasını ve putlara tapmaya ikna edilmesini emretmiştir. Vasilissa bunları kabul etmeyince azizenin uzun ve şiddetli işkencelere maruz kaldığına inanılır; ancak tüm bu zulümlerden mucizevi bir şekilde kurtulmuştur. Hristiyanlık anlatılarına göre Vasilissa önce dayak yemiş; sonra çırılçıplak soyulmuş, çubuklarla dövülmüş, ayak bilekleri delinmiş, ayaklarından baş aşağı sarkıtılmış, vücudu bu sırada aşağıdan ateşle yakılmış ve kükürt dumanıyla tütsülenmiştir. Sonrasında Azize Vasilissa’nın bir fırının içine atıldığına inanılır. İşkenceciler Vasilissa’nın tüm vücudunu yaralarla kaplarken, genç kızın Rabbine olan sadakatinde sarsılmaz bir kararlılık gösterdiği, istavroz çıkardığı (haç işareti yaptığı) ve bu sayede ateşin O’na hiç dokunmadığına inanılır. Sonrasında Vasilissa iki aç arslana yedirtilmek üzere hayvanların önüne atılmış, ancak genç kadın bundan da zarar görmemiştir. O’nun hayatta kalması, Tanrı’nın gücünün bir tezahürü olarak orada bulunan herkese kanıt olmuş ve bunun üzerine Vali Alexandros Vasilissa’yı serbest bıraktırtmıştır. Ayrıca anlatılara göre bu mucizelere şahit olan vali tövbe edip, Azize Vasilissa aracılığı ile Hristiyanlık’a iman etmiş, İ.S. 303 ya da 311-312 yılında şehit edilen Nikomedia Piskoposu Anthimos tarafından vaftiz edilmiş ve kısa bir süre sonra da ölmüştür. Bu olayların hemen akabinde Vasilissa Nikomedia şehrinin dışında bir tarlada bir taşın üzerine çıkmış, burada susamış, dizlerinin üzerine çökmüş, işkencelere dayanabildiği için Tanrı’ya şükretmiş ve susadığı için bir pınarın doğması adına dua etmiştir. Genç kadının duası ile bir taştan bir su pınarı açılmış; böylece azize susuzluğunu gidermiştir. Bu taşın yakınında Azize Vasilissa huzur içinde ölmüş ve buraya da gömülmüştür. Azizenin cenazesi piskopos tarafından defnedilmiştir. Vasilissa’nın yakınında öldüğü bu kaynak suyunun Hristiyanlara şifa sağladığına inanılır.

Vasilissa Doğu Ortodoks Kilisesi’nde bir azize olarak kutsanmış ve yortusu 3 Eylül günü olarak ilan edilmiştir. Vasilissa’nın yortusu her yıl İstanbul’da Fatih-Ayvansaray’da bulunan Blakhernai’daki Theotokos Manastırı’nda (Panagia Blacherniotissa) kutlanmakta idi ve burada azize adına bir çeşme mevcuttu. Azize Vasilissa ayrıca Nikomedia şehrinin dışındaki bir kilisede de hürmet görmekte ve bu kilisede tarihçi Nikephoros Gregoras zamanında adına bir hagiasma (ayazma) bulunmaktaydı.

Vasilissa hakkındaki tüm bilgilerimiz Geç Bizans Dönemi’ne aittir ve efsanevi bir karaktere sahiptir. Bu kısıtlı bilgiler şu üç kaynaktan derlenmektedir: Vasilissa’nın yaşamına ilişkin İstanbul kiliselerinde adına yortu düzenlenen kutsanmış azizlerin yaşamlarının İ.S. 10.-11. yüzyıllarda oluşturulmuş bir derlemesi olan İstanbul Synaxarion’da yer alan bilgiler (BHG 2058), anonim bir hagiograf tarafından derlenen, ancak herhangi bir tarih içermeyen vita’sı (BHG 2058b) ve İ.S. 1295-1360 yılları arasında yaşamış Bizanslı ilahiyatçı ve tarihçi Nikephoros Gregoras tarafından 14. yüzyılda derlenen menkıbesi (BHG 2059).

Vasilissa’nın Doğu Ortodoks Kilisesi tarafından İ.S. 1000 yıllarının başında Bizans imparatoru II. Basileios için derlenmiş resimli bir el yazması olan II. Basileios’un Menologionu’nda bir de tasviri bulunur (Vatikan Kütüphanesi, BAV, cod. Vat. gr. 1613).

KAYNAKÇA

BHG = François Halkin (yya.), Bibliotheca hagiographica graeca, Subsidia Hagiographica 8a, Brüksel: Société des Bollandistes 1957 (üç cilt); Pascal Boulhol, “L’apport de l’hagiographie à la connaissance de la Nicomédie paléochrétienne (toponymie et monuments)”, langes de l’Ecole française de Rome. Antiquité 106/2, 1994, s. 921-992; Élisabeth Malamut, Sur la route des saints byzantins, Paris: CNRS Éditions 1993.

Ergün LAFLI