TEPECİK MAHALLESİ

Madde no:1500

İzmit İlçesinde Bir Mahalle

İzmit ilçe merkezinde bulunan mahallenin fiziki alanını, güneyde İzmit Körfezi, batıda Kemalpaşa Mahallesi, Kuzeyde Hacıhasan Mahallesi sınırlarında kalan İnönü Caddesi, doğuda Ömerağa Mahallesi sınırlarında kalan Fethiye Caddesi sınırlandırmaktadır. İzmit kent merkezinin ana caddeleri olan ve kenti doğu-batı doğrultulusunda bölen Hürriyet ve İstiklal Caddelerinin bir bölümü de bu mahalle sınırları içerisinden geçmektedir.

Çeşitli arşiv kayıtları, kent merkezinde bulunan bu mahallenin İzmit’in en eski mahallerinden biri olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bunların en eskilerinden olan 1523 ve 1591 yıllarına ait Tahrir Defterlerinde geçen mahalle isimlerinden biri de Depecik’tir. 17. yüzyıla ait Avarız Defterlerinde de Depecik olarak adlandırılan mahalle, sonraki dönemlere ait kayıtlarda Mahalle-i Tepecik ya da günümüzde kullanımına uygun Tepecik Mahallesi şeklinde geçmektedir. Osmanlı dönemine ait arşiv belgelerinden, Tepecik Mahallesi’nin Osmanlı sisteminde vakıf/mülk mahallelerinden biri olduğu da anlaşılmaktadır. Burasının mahalle olarak gelişmesinde 16. yüzyılın ikinci yarısında tamamlanan Mehmet Bey Külliyesi’nin önemli payı bulunmaktadır. Külliye’nin banisi olan Mehmet Bey ise Rüstem Paşa’nın kethüdasıdır.

Mahallenin adının nereden geldiği konusunda kesinleşmiş bir bilgi yoktur. Osmanlı döneminde mahallelere genellikle burada bulunan önemli yapı veya yaşayan şahısların adları verildiği gibi bazı mahalleler, coğrafi ve iktisadi konumlarına göre de adlandırılmıştır. Muhtemelen mahalleye Tepecik adı, coğrafi veya iktisadi konumu nedeniyle verilmiştir.

Tepecik Mahallesi’nin nüfusuna dair çeşitli bilgilerle de 16. yüzyıldan itibaren karşılaşmak mümkündür. 16. yüzyılın sonlarında mahallede yerleşik 35 nefer/kişi bulunmaktadır. 1697 yılına ait Avarız Defteri’nde İzmit’in demografik yapısını oluşturan Hıristiyanların ayrı bir mahallede yaşadığı ancak Çeşme, Şeyhler, Tepecik Mahallelerinde az sayıda da olsa gayrimüslim bulunduğu belirtilmiştir. 1844-1845 tarihli Temettuat Defterlerinde Tepecik Mahallesi’nin hane sayısı, 77 olarak kaydedilmiştir. 1914 yılına gelindiğinde ise burada 60 hanede 240 kişi yaşamaktadır. 1916 yılı nüfus istatistiklerine göre geçen kısa süre içerisinde mahallede hane sayısı 64’ e, nüfus 301 kişiye yükselmiştir. 1927 yılında İzmit’te mahalle sınırları ve isimlerinde bir düzenlemeye gidilmiş, bu tarihe kadar ayrı bir mahalle olan Abdüsselam Mahallesi, Tepecik Mahallesi’ne katılmıştır. Eskiden olduğu gibi günümüzde de İzmit’in ticaret bölgesi içerisinde kalan mahallede 2007 yılında 1.457 kişi yaşarken, bu sayı 2020 yılında 1.236 kişiye düşmüştür.

İzmit’in kentsel gelişimi incelendiğinde, Tepecik Mahallesi’nin İzmit çarşısını oluşturan mahallelerden biri olduğu tespit edilmektedir. Dolayısıyla mahalle sınırlarında eskiden belli meslek gruplarının bir arada bulunduğu tarihi çarşılara da rastlanılmaktadır. Toptancı tüccarları olan kapancıların iş yaptığı İstiklal ile Hürriyet Caddeleri arasında kalan Kapanönü Çarşısı bunlardan en bilinenidir. İstiklal Caddesi üzerinde Çarşıbaşı olarak adlandırılan kesimde yer alan Bakırcılar/ Kalaycılar Çarşısı ve Ciğerciler Çarşısı dışında deniz tarafında Cumhuriyet Caddesi ile Şahabettin Bilgesu Caddesi çevresinde Adalar Çarşısı ve Yemeniciler Çarşısı teşkil olmuştur. Adalar Çarşısı, Halkevi’nin yapımı sırasında yıkılmıştır. Diğerleri mevcudiyetlerini sürdürmekle birlikte tarihi dokularını büyük ölçüde yitirmiştir.

İzmit Körfezi kıyılarının bir bölümünü kapsayan bu mahalle, eskiden İzmit’in başlıca gelir kaynaklarından olan kereste ticareti ile de öne çıkmaktadır. 1844-1845 tarihli Temettuat Defterlerine göre İzmit’te kereste ticareti gelirinden en büyük payı, Ömerağa ve Tepecik Mahalleleri almaktadır.

Günümüzde mahalle sınırları içerisinde kalan önemli kamusal dinlenme alanlardan birini, Acısu Parkı oluşturmaktadır. Park adını, eskiden akan ve gözlere iyi geldiği düşünülen acımsı sudan almıştır. 1979 yılında tescillenmiş olan bu park, Doğal Sit Alanı’dır. Acısu Parkı dışında mahalle sınırlarında tescilli sivil mimarlık örnekleri ve önemli anıt eserler de yer almaktadır. Anıt eserleri Fevziye(Mehmet Bey) Camii, Tepecik Mescidi, Ste. Barbe Fransız Koleji, İzmit Halkevi oluşturmaktadır.

KAYNAKÇA

T. Aksoy, Kocaeli Kültür Envanteri, Kocaeli 2011; İ. Bostan, “İzmit”, DİA, C.23, İstanbul 2001, 536-542; N. Erdoğan, S. Ayyıldız, M. Özbayraktar, Geleneksel İzmit Kent Merkezi, Mahalleler, Sokaklar, Mimari Eserler, İstanbul 2011; A. N. Galitekin, İzmit Mehmed Bey Nam-ı Diğer Fevziye Câmi’-i Şerîfi, İstanbul 2002; F. Y. Gülser, Metropol Kentlerde Rekreasyon Sunumu ve Kullanım Sorunları, İzmit Kenti Örneği, Gazi Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Anabilim Dalı yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2017; A. Güneş, “16. ve 17. Yüzyıllarda İznikmid Şehri”, Uluslararası Gazi Akça Koca ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu Bildirileri, Kocaeli 2015, 419-445; İller Bankası, İzmit Analitik Etütleri, Ankara 1970; T. Okuyan, İzmit Temettuât Defterleri, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya 2004.

Şennur KAYA