İzmit’te Helva ve Yoğurt Üretip Marka Yaratan Aile Osmanlı döneminde Balkanları aşıp Kosova’ya yerleşen evladı Fatihan Türklerin soyundan İslam ve Rabia’nın çocukları Rıfat ile Süleyman (1280-1947), Prizren’in Zli Potok köyünde hayvancılıkla uğraşırlardı. Rıfat Kâmile Hanım ile, Süleyman Havva Hanım ile evlendi; doğan çocuklarla aile büyüdü. Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı, anavatana dönme zamanı geldiğinin sinyallerini vermişti. İki kardeş, ailelerinin geleceğini düşündüler. Ağabey Rıfat, yeğeni İslam ile yeni bir hayat arayışı için yola çıkacak; Süleyman da ailenin kalanlarının yanında olacaktı.
İslam ve amcası Rıfat, Edirne Enez’de bir süre helva imalatı ve kasaplıkla uğraştılar. 1915 yılında İstanbul’a gelerek akrabaları Vefa Bozacısı’nın Babıali Yokuşu’nda bulunan imalathanesinde bir ay kaldılar. Helvacılık yapmak üzere bir dükkân kiraladılarsa da çarşı esnafından bir komşunun İzmit’te iş kurmaları önerisini doğru buldular. Gülcemal Vapuru ile geldikleri İzmit’te Adalar Çarşısı’nda (Fevziye Camii’nin güney kısmında) bir dükkân kiralayarak helva imalatına başladılar. İzmit’in işgali sırasında dükkânları yağmalandı; katliamdan zor kurtuldular. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Emval-i metrukeden Kozluk Mahallesi, Kışla Caddesi’nde üç katlı bir ev satın aldılar. Kalaycılar Caddesi’nde bir dükkân kiralayarak iş yerini Çarşıbaşı’na naklettiler. Sonra da aynı cadde üzerinde dükkân satın aldılar.
Çanakkale Savaşı sırasında eşi şehit düşen Rıfat’ın kızı Hanife Hanım, Pazarcık’tan (Bilecik) İzmit’e geldi. Dükkânda babasına yardım etmeye başladı.
İzmit’te helva, boza, sahlep ve yoğurt imalatçısı olarak iyi bir yer edindiler. 1927 yılında ev ve dükkân alınıp iş düzeni kurulunca, büyük ailenin geçimini sağlama endişesi ortadan kalktı ve geride kalanların Süleyman tarafından İzmit’e getirilmesi kararı alındı. Göçmen gibi değil, doğdukları büyüdükleri vatan topraklarından, anavatandaki evlerine gideceklerdi.
12 yıl sonra Süleyman; eşi Havva Hanım, kızları Esma ve Hacer ile oğlu Emrullah, kız kardeşi, kız kardeşinin eşi ve oğlu, ağabeyi Rıfat’ın eşi Kâmile Hanım ile her şeyi olduğu gibi bırakıp Zli Potok’tan yola çıktılar. Çok gerekli eşyaları atlara yükleyip kuşaklarında altın paraları ile dağlık alanı aşıp Tetova’ya (Kalkandelen) vardılar. Üç dört gün burada tren bekledikten sonra İstanbul Sirkeci İstasyonu’na ulaştılar. Cağaloğlu’nda, Vefa Bozacısı’nın imalathanesinde bir süre “müstahkem mevki” konumundaki İzmit’e gitmek için yerleşim izni beklediler.
Süleyman Durak, oğlu İslam (1315-1951), ağabeyi Rıfat ve Rıfat’ın kızı Hanife Hanım birlikte çalışmaya başladılar. Karşılarındaki 41 ve 43 no’lu dükkânları satın alarak imalathaneyi yeni dükkâna taşıdılar. Beş yıl sonra da 1932’de dükkânların bulunduğu bina yıkılıp yeniden inşa edildi ve yetmiş yılı aşkın kullanacakları hâle getirildi.
İzmit Ticaret ve Sanayi Odası’nın Kemaliye Caddesi’nde Rıfat ve Süleyman Durak’ın helva ve yoğurtçuluk ile iştigal ettiğine dair tescil ilanı 24.06.1936 tarihindedir.
Rıfat Durak 1937 yılında ölünce Süleyman Durak’ın oğlu Emrullah Durak (1922-2022), öğrenim hayatını noktalayarak okul öncesinden beri gidip geldiği helvacı dükkânında çalışmaya başladı. Böylece Süleyman Durak, büyük oğlu İslam Durak, küçük oğlu Emrullah Durak ve Rıfat Durak’ın kızı Hanife Hanım’la birlikte helva, boza, sahlep, yoğurt imaline devam etti. 1946 yılından itibaren üretim listesine şeker ve lokum eklendi. “İslam’ın Yoğurdu”, “İslam’ın Helvası” marka oldu. Öyle anıldı ve öyle istendi.
İzmit Gar lokantası ve büfesini işlettikleri sene 22 Aralık 1942 günü İzmit’te asılan Kocaeli Vilayeti Varlık Vergisi listelerine göre İslam Durak 8.000 lira Varlık Vergisi vermekle yükümlü kılındı. Bu hayli üst sınırda bir ödeme miktarı idi.
1947 yılında Süleyman Durak’ın ölümü işleri aksatmadı. Çocukları İslam Durak (d.1900-Prizren) ve Emrullah Durak (d.1925-Prizren) ile Rıfat Durak’ın kızı Hanife Şahin (d.1903-Prizren) işletmenin tüm yükünü taşımaya devam ettiler. İslam Durak, aile işletmesini temsil etti.
“Babam Süleyman Efendi, helvayı yapan ustaydı. Ağabeyim İslam ona yardım ederdi. Rıfat amcam ise daha çok tezgâhta mal satardı. Şekeri Mahir Kışınbay’lardan tahini, İstanbul Unkapanı’nda Ceyhan Tahin Fabrikası’ndan temin ederdik. 200 kiloluk variller içerisindeki tahin, deniz motorları ile İzmit İskelesi’ne gelir, at arabaları ile Çarşıbaşı’ndaki dükkâna taşınırdı. İmalat dükkânın arka tarafındaydı. Tahin ve şeker, altında odun ateşi yanan büyük bakır kazanda karıştırılarak helva yapılırdı. Dükkânda helva ve boza yapmakta Hamit Gümüş’ün üstüne kimse yoktu. At arabaları ile gelen odunlar, dükkânın arkasındaki bahçeye konulurdu.
1945 yılına kadar Eseler ve Sarımeşe’den büyük güğümler içerisinde koyun ve manda sütü gelirdi. ‘İslam’ın Yoğurdu’, kapları ile gelen müşteriye satılırdı. İmalat artınca Vedat Bey, Mahmut Bey ve Fuat Bey’in çiftliklerinden süt alınmaya başlandı.
Boza ve sahlep kışın imal edilirdi. Darıdan yapılan boza, mermer küp içinden kepçe ile cam bardaklarla dükkânda servis yapılırdı. Sahlep için Kapanönü’ne kadar gidilerek esnaftan sipariş alınır; sahlep fincanları tepsiyle dükkânlara taşınırdı.” diye anlatan Emrullah Durak ayrıca Kemaliye Caddesi, No.7 adresinde dondurma ve şerbetçilik de yapmıştır (23.07.1950).
12.06.1951 tarihinde İslam Durak’ın ölümünden sonra kurulan “İslam Durak Vereseleri ve Halefleri Kolektif Şirketi”, Çarşı Başı No. 41-43’teki yerinde helva, lokum, şeker, süt, yoğurt imal etmeye devam etti. Şirketi beş yıl Şemsettin Durak temsil etti.
25.12.1957 tarihinde “İslam Durak Halefleri ve Emrullah Durak Kolektif Şirketi” kuruldu. Şemsettin Durak, Mehmet Durak ve Emrullah Durak birlikte çalıştılar. Mehmet Durak’ın 1958’de ölümünden sonra Salih Durak ortaklığa dahil oldu. Otuz yıl süren bu son ortaklık, 1989 yılı başında sona erdi.
Emrullah Durak, Çarşıbaşı’ndaki aynı dükkânda usta ve yardımcılarla imalatı sürdürdü. Ağabeyi İslam Durak’ın çocukları Nuri, Şemsettin ve Salih; Baç yakınında “Duraklar Çiftliği” adıyla faaliyete devam ettiler.
Süleyman Durak, babası “İslam”ın adını, 1900 yılında doğan ilk çocuğuna verdi. İzmit’te marka olmayı başararak haklı bir üne sahip olan İslamlar, 1915’ten 2005 yılına kadar 90 yıl gibi uzun bir süre müşterilerine hizmet verdikten sonra, 2005 yılında ticari faaliyetlerini sona erdirdi.
KAYNAKÇA
Dilek Ayrıbaş Necdet Güler, “Kosova doğumlu bir eski İzmitli Emrullah Durak”, Nail İnal Armağanı, Kocaeli Dokümantasyon Merkezi, İzmit, 2019; Hüseyin Erol, F.Yavuz Ulugün’ün katkılarıyla, İzmit Esnaf ve Ticaret Tarihi, İzmit Rotary Kulübü, 2013; Marmara gazetesi, 23 Aralık 1942 (Varlık Vergisi listeleri); Müzeyyen Ünal, “Yerel Gazete İlanlarına Nazaran Kocaeli’de Sanayi ve Ticaret (1923-1953)”, Orhan Gazi Kocaeli Tarihi ve Kültürü Sempozyumu, 2019; Türk Yolu gazetesi, 24.06.1936, 29.07.1948, s.4, İzmit Ticaret ve Sanayi Odası ilanı; Şefik Güler, “Nuri Durak”, Sesim Dergisi, yıl:2, cild:3, S:32, s.28-29, İzmit, 1969; Ticaret Sicil Gazetesi, (09.01.1957), (06.03.1970).
Müzeyyen ÜNAL