PERTEV PAŞA (YENİ CUMA) KÜLLİYESİ

Madde no:1245

İzmit’te, Körfez Kıyısında Kurulmuş Mimar Sinan Yapısı

Pertev Mehmet Paşa ya da halk tarafından adlandırılan ismiyle Yeni Cuma Camii, İstanbul’dan Anadolu’ya uzanan ana güzergâh üzerindeki Çoban Mustafa Paşa Külliyesi’nden sonraki ikinci menzil külliyesidir. Cami, sıbyan mektebi, aşevi, kervansaray, hamam, arasta (çarşı) ve çeşmeden ibaret külliyeden günümüze cami, çeşme ve değişik şekilde mektep gelebilmiş, diğer yapılardan çok az bazı temel izleri kalmıştır.

Külliyenin banisi olan Pertev Mehmet Paşa, Osmanlı sarayında ikinci vezirliğe kadar yükselen paşalardandır. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde Mahkeme Camii olarak nitelenen yapı, batı avlu girişi üzerinde bulunan tek satırlık kitabeye göre, H. 987 (M. 1579) yılında yaptırılmıştır. 1572 yılında ölen Pertev Paşa’nın vasiyeti üzerine külliye, Kethüda Sinan Ağa tarafından, Pertev Paşa’nın ölümünden sonra yaptırılmıştır. Mimar Sinan’a ait tezkerelerde külliyeden, sadece cami ve hamamın adı geçmektedir.

Sinan’ın olgunluk çağında inşa ettiği bu külliye, o zamana göre körfezin kıyısında inşa ettirilmişti. Zamanla kıyıdan biraz uzaklaşmış olan külliye, biri caminin güneyinde, diğeri kuzeyinde iki avlu ile kuşatılmış, güneybatı avlu duvarı hafif yamuklaştırılarak buraya da çeşme yerleştirilmiştir.

Yapımı takiben biri H. 1331 (1719), diğeri H. 1178 (1858) yılında meydana gelen iki depremde zarar gören külliyenin imareti, çeşmesi ve suyolu onarım görmüştür. Ayrıca 1952-1961 yılları arasında külliyenin çevre duvarları, şadırvan örtüsü, caminin taşıyıcıları yüzeyindeki kalem işleri, alçı pencereler yenilenmiştir.

Cami: Pertev Paşa külliyesi de Gebze Çoban Mustafa Paşa külliyesinde olduğu gibi, cami merkezli olup kıble yönü kıyıya yakın olduğu için diğer birimler doğu, batı ve kuzeye yerleştirilmiştir. Düzgün kesme taştan, kareye yakın, dikdörtgen planlı cami, yüksek sekizgen kasnak üzerine tek kubbe ile örtülmüştür. Önünde Sinan’ın çok sevdiği ve birçok camide uyguladığı çift revaklı, son cemaat mekânlı düzenlemeye yer verilmiştir. Camilerdeki ikili son cemaat yerlerinin; kandil gecelerinde, bayram ve cuma namazlarında cemaati, soğuk, karlı, hatta bol güneşli havalardan korumaya yönelik bir amaç taşıdığı bilinmektedir.

Caminin beden duvarları yüksek tutulduğu gibi, iki kademeli yüksek kasnaklar üzerine oturtulan kubbe ile iç mekânda yücelim duygusu yaratılmış, bu durum da Batılı anlamdaki değişimin ilk adımları olarak yorumlanabilir. Bu yüksek kasnak ve dışardan belli olan yüksek köşe geçişleri, aynı zamanda iç mekâna ferah ve aydınlık bir atmosfer sağlamıştır. Kuzeyde iç mekana taşan iki plastr ile kare alt yapı, dikdörtgene dönüşmüş, böylece içerde taş konsollara oturan mahfil kısmında, kısmi bir derinlik elde edilmiştir. Kubbe, köşelerde yüksek tromplara oturtulmuştur. Ancak bunların dışardan kuvvetlice belirtilmesiyle Sinan’ın son yapılarında olduğu gibi, içi boşaltılmış alt pencere alınlıklarının alçı şebekeleri de dışa açılarak iç mekanın aydınlatılması için, yeni ve farklı bir uygulamaya yönelinmiştir. Yüksek ve iki kademeli kasnak, iç mekânın sekizgen plana dönüşümünü sağlarken tromp ve pandantiflerle alttaki kare plan, yukardan daha estetik bir görünüme kavuşturulmuştur. Mihrap yönündeki üst pencereler, renkli camlarla iç mekânın sade armonisini artırmaktadır.

Alt sıradaki dörder pencere ile aynı eksene yerleştirilmiş üst sıradaki dörder pencere ve yüksek kasnağın dört yanında açılmış üçer kasnak penceresi, alçı alınlık ve alçı şebekelidirler. Mihrap üzerinde de yuvarlak bir pencereye yer verilmiştir.

Caminin giriş kapısı, mermer çerçeve ile sınırlanmış olup ahşap kanatlarıyla sade bir görünüştedir. İki renkli taştan oluşturulmuş sivri kemerle sınırlı alınlık, düz, gri mermerdendir. Kemer boşluklarında, iki Pertev Paşa (Yeni Cuma) Camii yanda birer gülbezek, taç kısmında da bir sıra halinde, rumili, palmetli bitkisel süsleme yer almaktadır.

İkili son cemaat yerinin birincisi, caminin kuzey duvarından minare kaidesi kadar iki yana taşmış olup ortada üç kubbe, yanlarda da birer aynalı çapraz tonoz olmak üzere beş bölümlü bir örtüye sahiptir. İki uçta payeler, ortada da dört adet yekpare sütuna, mukarnaslı başlıklarla oturan sivri kemerler bulunmaktadır. Birinci son cemaat yerinin sütun başlıkları baklavalı olup üzeri, eğimli ahşap çatı ile örtülüdür. Kuzey cephe ortasında yer alan sade taçkapı ile, iki mihrap nişi, alçı şebekeli alınlıklara sahip altlık pencereler ve sağdaki minare girişi de oldukça iddiasızdır.

Cami içerisinde, giriş kapısı ile aynı eksende bulunan kıble duvarının ortasındaki mihrap da giriş kapısı gibi mermerden yapılmış ve oldukça sadedir. İki yanı kum saatli, beş köşeli mihrap nişi üzerinde, dokuz sıra mukarnaslı kavsaraya yer verilmiştir. Kemer boşluklarında birer gülbezek, taç kısmında da sade bir mukarnas dizisinin yer aldığı mihrap, güneyden, ileri taşkın bir payanda ile desteklenmiştir.

Mihrabın batısında bulunan minber; mermerden yapılmış olup taçlandırılmış kapısı, ajurlu geometrik şekilli korkulukları, dört sütuna kemerlerle oturan kürsü ile dikkat çeker. Aynalığın ortasındaki yıldız motifleri ve rumilerden oluşan ajurlu, dairesel bir süsleme ve köşe boşluklarındaki bitkisel kabartmalar, minberin görünüşünü daha da zengin kılar. Kürsünün üzeri, sekizgen kaide üzerine oturan piramidal külahla son bulur. Altta da kademeli olarak düzenlenmiş üç kemer bulunmaktadır.

Vaaz Kürsüsü; cami içinde, doğu duvardaki dört pencerenin ortasında, duvara dayalı, dört sivri kemere oturan ayaklara sahip bir elemandır. Üç yöne bakan ajurlu geometrik süslemeli şebekeler, fazla yüksek tutulmamış, kaideye tam oturtulmuştur.

Minare; Pertev Paşa Camii’nin minaresi, son cemaat yeri ile beden duvarının birleştiği kuzeybatı köşede, hafif çıkıntı yaparak yükselen tek şerefeye sahiptir. Kare planlı kaidenin girişi, son cemaat yerine bakar. Kübik altyapıdan, prizmal şekilli geçiş elemanlarıyla pabuçluktan çokgen gövdeye geçilmektedir. Pabuçluktan sonraki kısımlardan, minarenin çeşitli tarihlerde onarım geçirdiği anlaşılmaktadır. Minarenin alternatifi olan kuzeydoğu köşe boş bırakılmış, buraya günümüzde temizlik malzemeleri konmaktadır.

Caminin ahşap kapı ve pencere kanatları, kündekari tekniğinde yapılmış olup üzerleri sedef kakmalarla süslenmiştir.

Şadırvan; kuzeyde, ön avlunun ortasında, mihrap ve taçkapı ile aynı eksende yer almaktadır. Marmara mermerinden yapılmış on iki kenarlı bir havuza sahiptir. Havuzun etrafı, mukarnas başlıklara oturan on iki sütunun taşıdığı alternatif renkli yuvarlak kemerlerle zenginleştirilmiştir. Her kenarda birer musluk bulunan şadırvana ait, iki adet ajurlu mermer şebeke günümüze ulaşmıştır. Bu şebekeleri oluşturan mermer levha üzerinde, kuş sulukları bulunmaktadır. Şadırva Pertev Paşa Külliyesi planı (N.Ü. Sönmez’den) nın üzeri içten, kubbe ile örtülüdür. Dıştan, havuzu çevreleyen on iki sütunun taşıdığı, geniş, üçgen saçaklı, kırık hatlı, piramidal bir çatıya yer verilmiştir. Yakın tarihlerde şadırvan önemli bir onarım geçirmiştir.

Çeşme; avlunun güneybatı köşesinde, kıyıya yakın kesimde, üç bölümden meydana gelen bir uygulamadır. Bu üç bölümden; cami avlu girişine yakın olanı insanların, diğer ikisi hayvanların su içmesine mahsustur. Bunlardan birincisi, düzgün kesme taştan, klasik tarzda inşa edilmiştir. Bu çeşmenin iki yan ve üst kenarları sade, düz profilli çerçeve ile sınırlandırılmış, ortasında sivri kemerli bir niş bulunmakta, ayrıca burada bir de kitabe yer almaktadır. Arkasında da sekizgen kasnak üzerine, kubbe ile örtülü hazne kısmı bulunmaktadır. Diğer iki çeşme daha sade moloz taş ve tuğladan, sivri kemer örgüsüne sahiptirler.

Kervansaray: Menzil külliyelerinin olmazsa olmazlarından biri de kervansaraylardır. Pertev Paşa kervansarayı, caminin batısında, dikdörtgen planda konumlandırılmıştı. Ne yazık ki daha önce belirtilen iki depremde zarar görmüş ve ortadan kalkmıştır. Günümüze sade bir duvarın kaldığı anlaşılan kervansarayın, kıyıya bakan yüzüne bitişik, on dükkândan oluşan Arasta da ortadan kalkmıştır. Önünde bulunan küçük bir avlu ile gerisinde, üç sıra halinde altışardan 18 payeye oturan 28 bölümlü (muhtemel tonoz örtülü) ahır kısmından ibaret bir kervansaray olduğu daha önceki çizimlerden anlaşılmaktadır.

Mektep: Caminin kuzey avlusunun gerisinde yer alan sıbyan mektebi de mimari özellikleri bozulan şekliyle günümüze ulaşan yapılardan biridir. Yüzeylerde kesme ve yonu taşının kullanıldığı mektep, üç ahşap sütuna oturan eyvan şeklinde bir girişin gerisindeki tek mekândan ibarettir.

Günümüzde Kur’an Kursu olarak faaliyet gösteren ve tek odadan ibaret yapının doğu, batı ve kuzey yüzlerinde, altta dikdörtgen, üstte sivri kemerli alçı şebekeli ikişer pencere bulunmaktadır.

Hamam: Caminin kuzeybatısında yer alan hamam, çok harap şekilde günümüze ulaşmıştır. E. Egli’nin çizdiği külliye planında çift fonksiyonlu (kadınlar ve erkekler için) olduğu anlaşılan hamamın, bilinen plan doğrultusunda restorasyonunun yapılarak mimari ve kültür tarihimize kazandırılması uygun olacaktır.

KAYNAKÇA

Ahmed Cevdet, Tezkiretül-Bünyan, İstanbul 1315; T. Aksoy, Kocaeli Kültür Envanteri, Kocaeli 2011; O. Aslanapa, Osmanlı Devri Mimarisi, İstanbul 1986; E. Egli, Sinan, Stuttgart 1976; A. Erdoğan “Kanuni Sultan Süleyman Devri Vezirlerinden Pertev Paşa’nın Hayatı ve Eserleri”, Vakıflar Dergisi, S. II, Ankara 1942, s. 233-240; M. Erdoğan “Osmanlı Devrinde Anadolu Camilerinde Restorasyon Faaliyetleri”, Vakıflar Dergisi, VII, İstanbul 1968, s. 149-205; G. A Goodwin, History of Ottoman Architecture, London 1971; A. Kuar, Mimar Sinan, İstanbul 1987; R. M. Meriç, Mimar Sinan, Hayatı, Eserleri, Ankara 1965; M. Sözen, -Vd., Türk Mimarisinin Gelişimi ve Mimar Sinan, İstanbul 1975; A. S. Ülgen, “Pertev Mehmet Paşa’nın Eserleri Hakkında Mimari İzahat”, Vakıflar Dergisi, II, Ankara 1972, s. 241-243; İ. Aktuğ , İzmit Pertev Paşa (Yeni Cuma Camii), KBY, Ankara 1990; H.R. Gündoğdu, Işık, “İzmit Pertev Paşa Külliyesinin Klasik Osmanlı Mimarisindeki Yeri ve Önemi”, Uluslararası Gazi Akça Koca ve Kocaeli Tarihi Sempozyum Bildirileri, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, C. III, Kocaeli 2015, s. 1587-1608; G. Cantay, Osmanlı Külliyelerinin Kuruluşu, Ankara 1999; E. Egli, Osmanlı Altın Çağının Mimarı Sinan, İstanbul 2009; İ. Bostan, “Pertev Paşa”, TDVİA, S. XXXIV, Ankara 2007, s. 235-236; T. Büyükakın (Gn. Yay. Yön.) Açık Hava Müzesi Open Air Museum, Kocaeli 2008; F. Müderrisoğlu, 16. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğunda İnşa Edilen Menzil Külliyeleri, Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Üniversitesi (Yayımlanmamış Doktora Tezi), Ankara 1993; N. Ü. Sönmez, Mimar Sinan Yapısı Menzil Külliyelerinden, İzmit Pertev Paşa Külliyesi, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Sakarya 2010; V. Şenel, – Vd., Pertev Mehmet Paşa Külliyesi (Social Complex), İstanbul 2012; Ş. Turan “Mehmet Pertev Paşa”, İ.A., C. IX, İstanbul 1964, s. 552-554.

Hamza GÜNDOĞDU