Kuvayımilliyeci, Komiteci, Karakol Cemiyeti Fedaisi, Atatürk’ün Koruma Muhafızı 

Nutuk’ta adı bazen ‘Karaarslan veya Büyük Arslan’ olarak, Osmanlı arşivlerinde ise ‘Kesriyeli Arslan’ olarak geçse de milli mücadele boyunca bilinen ve söylenen adı ‘Karaarslan’dır. 1892’de Manastır Vilayetine bağlı Kesriye (bugünkü adı Kastoria) Kasabası’nın Mavrova köyünde doğdu. Baba tarafı Mısır’dan bu köye yıllar önce göç etmişti. Anne tarafı ise aynı bölgeye yakın Naseliç Labonova köyündendi. Askerlik çağına girmemiş olmasına rağmen askere yazılmıştı, gözünü budaktan esirgemeyen karakteri sayesinde namı her yerde duyulan bir şahsiyetti. Büyüdüğü ve olgunlaştığı yıllar Balkanlar’da Osmanlı mirasının parçalanması adına gayrimüslim toplulukların kural ve vicdan tanımaz ayrılıkçı hareketlere kalkıştığı yıllardı. Karaarslan da bu atmosferden kısa sürede etkilendi ve vatanı korumak adına komitacılığa girişti. Bu yıllarda Kesriye’nin Osmanlı hâkimiyetinden çıkması üzerine İstanbul’a göç etti. Koyu bir İttihatçı olması itibarıyla Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte Irak Cephesi’ne yollanan ‘Mücahiddin Alayı’nda yakın arkadaşı Yahya Kaptan’la birlikte İngilizlere karşı savaştı. Mondros Bırakışması sonrası Gebze’nin Demirciler köyüne yerleşti. Bu tarihten itibaren Teşkilat-ı Mahsusa’nın ardılı olan Karakol Cemiyeti’nin en önemli eylem adamlarından biri olarak bölgedeki Rum çetelerine karşı amansız bir mücadeleye girişti. Dava arkadaşı Yahya Kaptan’ın şehit edilmesinden kısa bir süre sonra Kuva-yı İnzibatiye tarafından yakalansa da bir süre sonra serbest bırakıldı. Milli mücadeleye katılmak için İstanbul’dan Anadolu’ya geçen birçok asker, devlet adamı, yazar ve vatansevere mihmandarlık yapı. Bu vatanseverler arasında Halide Edip Adıvar da vardı. 1920’de Maçka Silahhanesi Müdürü Rahmi Bey’in yardımıyla üç yüz sandık mavzer tüfeği ve fişeğini Taşköprü nahiyesine getirip gerilla halkına dağıttı. Aynı yıl Osmancık Tabur Komutanı sıfatıyla, Şile Yeniköy’ü basarak Rum eşkıyasına büyük darbe vurdu. Dönemin işgal yanlısı Gebze Kaymakamı Ali Galip Bey’i kaçırması üzerine bir İngiliz birliği Gebze ve Denizli köyünü işgal etti. İstanbul Hükümeti tarafından iki kez gıyabında idama mahkûm edilen Karaarslan, Atatürk’ün Muhafız Alayı kurulmadan önce, Paşa’nın koruma komutanı olarak görev yapmıştır. Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra kendisine Atatürk tarafından ‘Kesici’ soyadı verildi. Darıca’ya yerleşti. Bayramoğlu Üç Burunlar Yarımadası kendisine tahsis edildi. 1950’li yılların başında ‘Arap’ lakaplı sözde bir kahvehane işletmecisinin suikastına uğrasa da şahsın silahının tutukluk yapması üzerine erken davranıp suikastçıyı Darıca-Taş Liman mevkiinde öldürdü (Olaya tanıklık edenler suikastın dış mihraklar tarafından azmettirildiğini düşünmekteydi). Yargılandı ve suçsuz bulunarak beraat etti. 1956 yılında Darıca-Bayramoğlu açıklarında dinamitle balık avlarken, dinamitin elinde patlaması sonucu parmakları koptu ve Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne kaldırıldı. Tüm çabalara rağmen kurtarılamadı ve bir gün sonra hayatını kaybetti. Adı Darıca Belediye Başkanı Ecmel Sünear döneminde bir caddeye verildi. Mezarı Darıca Eski Mezarlıktadır.

KAYNAKÇA

BOA. DN. EUM. 51661-32; Mutlu Kerem Kolcuoğlu, Karye-i Darıca’dan Darıca İlçesine, Bir sahil kasabası ve bir yaşam. Cinius Yayınları, İstanbul 2013, s. 258,259,260,261,262,456; BOA. NO; K656

Üsküdar Mutasarrıflığı ile İngiliz Teğmen H.G Neısh arasındaki 18 Mayıs 1337 tarihli yazışma.

Mutlu Kerem KOLCUOĞLU