NÜFUS DEFTERLERİNDE KOCAELİ

Madde no:1180

Kocaeli Sancağı Nüfus ve Arazi Tahrirleri

Modern çağda nüfus araştırıcılığı müstakil bir disiplin haline gelmiş, iktisat, sosyoloji, hukuk, tarih disiplinlerinin başvurduğu temel alan olmuştur. Nüfus bilimi modern çağ öncesinde, klasik imparatorlukların da en fazla başvurduğu alan idi. Devlet ordu ile, ordu hazine ile, hazine vergi ile, vergi ise nüfus ile varlığını sürdürebilirdi. Nüfusun devlet ile sosyal ve mali bağının oluşabilmesi için asgari düzeyde de olsa nüfus bilgisine ihtiyaç duyulacağı ortadadır.

Nüfus ve arazi tahrirleri Osmanlı İmparatorluğu’nun klasik çağdaki karakterini kazanmasında etkili olan en önemli faktör idi. XVI. yüzyılın sonlarına kadar muntazam arazi ve nüfus kayıtları düzenlenmiş, bunlar tahrir defterleri olarak Defterhane’de saklanmış ve ihtiyaç duyulduğunda müracaat edilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu çeşitli saiklerle XVII. yüzyılın ortalarından itibaren düzenli tahrir yapmayı bırakmış, devlet ile reaya arasında aracı sınıf haline gelen ayanlar bu nedenle taşrada hakimiyeti ele geçirmişti. Osmanlı Devleti’nin merkezi hakimiyetinin zayıflaması ve taşrada askeri elitlerin hâkim olmasında nüfus sayımlarının yapılmaması ve halk üzerindeki denetim yetkisinin ayanlara terk edilmesinin önemli rolü olduğu kuşkusuzdur.

Osmanlı İmparatorluğu XVII. yüzyıldan XIX. yüzyıla ayanların hakimiyetinde günden güne güç kaybederek ulaştı. Avrupa’da modernleşmenin etkisiyle nüfus bilimi yaygınlaşmış, modern ekonomi ve modern vergi politikalarının uygulanması nüfus ve istatistiği ön plana çıkartmıştı. Osmanlılar Avrupa’da yaşanan modernleşme ile atbaşı gitmese de biraz gecikmeyle onu takip ediyorlardı. Modern Çağ’da Osmanlıların gerçekleştirdiği ilk nüfus sayımının modernleşmenin en önemli uygulayıcısı olan reformcu padişah II. Mahmut zamanında yapıldığı genel kabul görmüştür. Yapılan araştırmalara göre Osmanlıların modern anlamda nüfus sayımını gerçekleştirme öncesinde Avrupa’daki nüfus politikaları ve sayımları hakkında bir bilgilenme süreci yaşamış, bu alanda düzenlenen raporlar, layihalar padişahlara sunulmuş ve nüfus sayımı ile ilgili üst yönetim mekanizmalarının bilgilendirilmesi sağlanmıştır. Osmanlı Devleti’nde ülkede yaşayan tüm erkek nüfusun genel bir sayımının yapılmasının lüzumlu olduğu I. Abdülhamit (1774-1789) ve III. Selim (17891807)’e sunulan raporlarda yer almıştır.

III. Selim zamanında belirtilen doğrultuda sayımlar yapıldığı bizim yaptığımız araştırmayla da sabittir. Osmanlı Arşivi’nde saklı 604 numaralı, 1208/1793-94 tarihli nüfus defteri, Kocaeli’den başka İstanbul, Hüdavendigar, Bolu, Bursa livalarına tabi kaza ve nahiyelerin nüfusunu havidir. Kocaeli’nin Gebze, Sapanca, Şeyhler, Kandıra, Genceli, Kaymas, İzmid, Karamürsel, Hendek, Şile kazalarında sakin gayrimüslim Kıpti oymakları ve nüfus defteridir. Defter, özellikle Kıpti nüfusun önemli bir temerküz yeri olan Kocaeli’de sakin Kıpti oymaklarının tespiti açısından önem taşır. Belirtilen nüfus tahririnin tüm ülke çapında yapıldığı anlaşılıyor. Araştırıldığında III. Selim zamanında diğer iller ve eyaletler hakkında da benzer tahrirler yapıldığı ortaya çıkacaktır. Nüfus defterlerinin genel olarak Tanzimat sonrasına, ilk nüfus sayımının ise 1831 tarihine ait olduğu düşünülürse, söz konusu defter, nüfus sayımının daha eskilere inen yönünü ortaya koyması açısından önemlidir. 1188 numaralı nüfus defteri tarihsizdir. Yine, Kocaeli sancağı ve ilçelerinde sakin Kıpti nüfusunu vermektedir.

|||.Selim dönemiyle ilgili yukarıda verilen örnek, nüfus sayımının başlangıcını yaklaşık kırk yıl geriye götürmekle beraber, sayımların daimî ve yaygın olarak yapılmasının II. Mahmud zamanında olduğu vakıadır.

II. Mahmut zamanındaki nüfus sayımının ortaya çıkmasına yol açan politik ve askeri nedenlere kısaca değinmek gerekir. Osmanlılar Karlofça Antlaşması (1699) ile ilk toprak kayıplarını yaşamışlar, akabinde yaşanan gelişmelerle toprak kayıpları artarak devam etmiştir. Osmanlılar özellikle Pasarofça (1618), Küçük Kaynarca (1774), Yaş, Ziştovi (1791), Edirne (1829) antlaşmaları ile büyük çaplı toprak kayıplarına uğramıştır. Balkanlar, Karadeniz, Kafkasya’da uğranılan toprak kayıplarından sonra buralardaki nüfus da elden çıkmıştır. Bunun üzerine Balkanlar ve Güney Rusya’daki nüfus büyük bir göç hareketi ile Anadolu’ya yöneldi. Osmanlılar hala büyük devlet konumunda olup üç kıta üzerindeki varlıklarını sürdürmeye çalışıyor, bunun için askeri yapılarını yeni reform hareketleriyle güçlendirmeye çalışıyorlardı. Bu nedenle artık eski devşirme-enderun ağırlıklı idare anlayışı büyük ölçüde sarsılmış, Yeniçeri Ocağı askerî açıdan Osmanlı İmparatorluğu’na fayda sağlamayan, aksine ciddi bir yük teşkil eden bir kurum haline gelmiş bulunuyordu. II. Mahmut 1826’da Yeniçeri Ocağı’nı kaldırıp yeni ordu kurma çalışmalarına başladığında bu ordunun dayanacağı temel demografik kaynağın ne olacağı meselesi ortaya çıktı. Esasında tarihi şartlar yeni ordunun, mecburi olarak Türk nüfusuna dayanması gereğini ortaya koyuyordu.

II. Mahmut zamanında yapılan genel nüfus sayımlarının nitelik ve esaslarının belirlenmesinde Avrupa’da modern-ulus devlet anlayışı ile oluşturulan yeni nüfus politikalarının örnek alındığı biliniyor. II. Mahmut öncelikle yeni kurulacak orduya alınacak askerlerin vasıflarını belirleyen Asakir-i Masrure-i Muhammediye Kanunnamesi’ni çıkardı. Kanunnamenin amacı, askerlik yaşı, askerliğin vasıfları, aranan özelliklerin tespit edilmesine yönelikti

Yeni askeri nizamın tesis edilmesi sonrasında nüfus sayımınn zaruri hale gelmesiyle ilgili tespit vakanüvis Lütfi Efendi tarafından günümüz ifade biçimiyle şu şekilde değerlendirilmiştir: “İstanbul ve Bilâd-ı Selâse’de kâin tüm erkek nüfusun tahrir edilerek yeniden deftere kaydedilmesi zaruri hal ve maslahattan olduğundan taraf taraf memurlar tayiniyle tahrire girişildi. Vak’a-ı Hayriyye akabinde dahi nüfus tahriri yapılmıştır. Besbelli aradan haylice vakit geçtiğinden yeniden tahrire ihtiyaç doğmuş demektir, işte bu nüfus tahriri münasebetiyle tanzim olunan kararnamede yazılan usul ve sağlam tenbihat basılmış ilanlarla memleket ahalisine ve mahalli birimlere ilan edildi.”

Yeni asker kanunnamesine göre askere alınacak nüfusun dayanacağı demografik kaynak Türkler olacaktır. Bu çerçevede, devletin kuruluşu aşamasında ordunun asli kaynağı olan, devşirmenin merkezi rol üstlenmesiyle askeriye içindeki fonksiyonu sembolik, ehemmiyetsiz mevkiye indirilen Evlad-ı Fatihan yeniden merkeze alındı. Bunun için hususi araştırma, sayım, tespit çalışmaları yapıldı. 1826-27 tarihlerine ait 4544, 4881 numaralı nüfus defterleri Asakir-i Mansure-i Muhammediye Ordusu’na alınacak Evladı-ı Fatihan neferlerinin kayıt ve tespiti ile ilgili idi. Evlad-ı Fatihan kaydının yeni nüfus sayımı hususunda da örnek teşkil ettiği belirtilir

Belirtilenlerle beraber zaman zaman Kocaeli, zaman zaman İzmid olarak kayda geçen sancak merkezi ve bağlı iskân birimleriyle ilgili nüfus defterlerinin tarihli olanlarını tespit ettik. Bunlar tarih sıralarına göre aşağıdaki şekilde verilmiştir.

581 numaralı 1246/1830-31 tarihli nüfus defteri genel olarak Kocaeli’nin gayrimüslim nüfusunu havidir. 583, 584, 668, 580, 582, 586, 590, 591, 592 numaralı nüfus defterleri, 1246/1830-31 tarihlerinde Kocaeli sancağı ve kazalarında sakin Müslim nüfusu kapsıyor. 589 numaralı nüfus defteri, 1247/1831-32 tarihli olup Kocaeli sancağının merkezi kazası İzmid kazasına yerli olmayıp başka yerlerden gelerek ticaret yapan, misafir statüsünde sakin olan yabancı Müslüman nüfusla ilgilidir. Bu tür defterler Kocaeli’nin hinterlandı ile olan sosyal, ekonomik, ticari, demografik bağlarının analiz edilmesi açısından önemlidir. Arşiv dairesinin aynı serinin devamı olarak kaydettiği dokuz adet defter tarihsizdir. Buraya alınmaya gerek duyulmamıştır. 585, 588, numaralı ve 1247/1831-32 tarihli defterler Kocaeli sancağı ve bağlı kazalarında sakin Müslüman nüfusu ihtiva ediyor. Bu tarih serisinin devamı olarak bir çok farklı numaralı defter tarihsiz olmaları bakımından kullanılabilir olmaktan uzaktırlar.

578, 579, 587, 3864, 3862, numaralı nüfus defterleri 1247-48 tarihli olup Kocaeli ve kazalarının Müslümanlar haricindeki nüfusunu havidir. Bu seriye ait defterlerin önemli kısmı yalnız Kocaeli’ye ait değildir. Birçok sancak ve kazası ile birlikte Kocaeli’ye de yer vermektedirler. Bu seride de tarihsiz olarak kaydedilmiş birçok defter bulunuyor. Tarihli olanları, şu şekilde sıraladık. 669, 15744, 670, 671, 16467, 15745, 672, 15746, 15747, 15749, 7429, 15750, 15751, 666, 642, 645, 664, 640, 593, 639, 649, 595, 599, 601, 641, 647, 658, 3866, 597, 603, 626, 633, 656,661,622, 631,652, 3865, 606, 608, 610, 613, 615, 617, 637, 638, 651, 657, 618, 619, 623, 628, 636, 654, 16472, 604, 612, 663, 598, 614, 632, 655, 627, 643, 646, 648, 653, 665, 600, 611, 616, 620, 624, 650, 594, 596, 607, 609, 621, 634, 16474, 602, 660, 664, 971,7430, 7432, 630, 635, 625, 662, 16476, 16477, 16478, 16481, 16482, 659, 16480, 16483, 16749, 16484, 16485, 16486, 16487, 16488, 667, 673, 1574.

Söz konusu nüfus defterleri tümüyle 1248/1279 tarihleri arasındaki yıllara ait Müslüman ve Müslümanlar haricindeki nüfusla ilgilidir. Burada belirtilenlere yakın sayıda tarihsiz defter bulunduğunu hatırlatalım. Defterlerin bir kısmı müstakilen Kocaeli ve kazalarına, bazısı birçok sancakla beraber Kocaeli’ye, bazısı ise Kocaeli’nin bir kazasına veya köyüne ait olabilmektedir.

670 numaralı, 1250/1834-35 tarihli Kocaeli Livası nüfus defteri belirtilen defter serileri arasında tarihi malumat açısında en ideal bir kaynak niteliğindedir. Bu defterin verilerini istatistiksel olarak belirledik ve tablolaştırdık. Nüfus defteri, Kocaeli’nin merkezi kazası İzmit’in nüfusunu, nüfusun dağılımını, her milletten nüfusun mesleki durumlarını aydınlatmaktadır.

 

 

Müslim

Kıpti milleti

Ermeni Milleti

Rum Milleti

Yahudi Milleti

Hane

2252

19

1737

548

40

Nüfus

4550

50

5806

1403

102

Çiftçi

868

2

212

222

-

Esnaf

598

18

1675

319

39

Değirmenci Bahcıvan

9

-

44

10

-

Tüccar

3

-

1

-

-

Mesleksiz

3072

30

3874

851

63

İzmid kazasının 22 Mahalle ve 127 köyden ibaret nüfusu. (BOA, Nüfus Defteri (NFS.d.), No: 00670, s. 2,3)

 

Yaklaşık 10 yıl sonra merkezi İzmid kazasında sakin Müslüman ve Kıpti nüfusunun mahalle, divan, köy bazında dağılımını gösteren 971 numaralı nüfus defterinin verilerini de örnek olmak üzere tablolaştırdık. Defterin verileri arasında yerleşim yerleri ve nüfus yanında ağıl, çiftlik, fabrika gibi iktisadi nitelik taşıyan birimler de verilmiştir.

Defterin girişinde günümüz Türkçesiyle şu açıklamaya yer verilmiştir: “Kocaeli Livası’na tabi İzmid kazasının süvari tahriri Padişah fermanı ile, Mustafa Paşa’nın tertip etmiş olduğu deftere göre 1260 tarihinde yapılmıştır.”

 

 

Nüfus türü

Mahalle

Dîvân

Köy

Çiftlik

Köye tabi Mahalle

Ağıl

Hali Kura

Fabrika

Müslim

20

11

56

10

-

-

2

-

Müslim Kıpti

-

-

2

2

-

-

-

-

Müslim ve reâya

-

1

3

-

-

-

-

1

Kıpti

-

-

-

2

-

-

-

-

Reaya

3

-

10

-

40

3

-

-

Toplam

23

12

71

14

40

3

2

1

1260/1844-45 Tarihinde İzmid Kazası Yerleşim Yerleri Kaynak: BOA,

Nüfus Defteri, No: 00971

KAYNAKÇA

Başkanlık Osmanlı Arşivi: Metinde belirtilen defter serileri; Enver Ziya Karal, Osmanlı İmparatorluğu’nda İlk Nüfus Sayımı 1831, T.C Başbakanlık DİE, Ankara 1995; Kemal Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, çev. Bahar Tırnakçı, Timaş, İstanbul, 2010; Mustafa Mesut Özekmekçi, “1830’ların Nüfus defterlerinden Hareketleri Osmanlı’da Askere Alınacakların Tespiti”, Belgi, Sayı 22 (Yaz 2021/ II), s. 747-770; Yücel Öztürk, “ XVI. Asırdan XVII. Asrın Başlarına Kadar Ada Kazası”, Sakarya İli Tarihi, I, Ed. Mustafa Demir, Sakarya 2005, s. 223-334.

Yücel ÖZTÜRK