Müzisyen, Klarnetçi, Klarnet Üstadı
Ailesi Selanik’ten gelmedir. Büyük dedesi Bayram Usta Selanik’ten Kandıra’nın Tekeli köyüne gelir ve yerleşir. Bayram Usta, çaldığı zurna ile çevresinde hemen fark edilir ve aranan bir müzisyen olur. İbrahim Kaplan, Recep Kaplan ve Bayram Kaplan adında üç erkek çocuğu vardır. Kandıra’da Kandıralılar sülalesinin temellerini atan kişi olarak Recep Kaplan bilinmektedir. Recep Kaplan zamanla Tekeli köyünden Kandıra’ya taşınır. Düğünlerde ve toplantılarda klarnet çalarak ailesine katkı sağlayıp geçindirmektedir. Recep Usta, bir gün Şile’nin köylerinden görüp sevdiği Fahriye Hanım ile evlenir. Bu evlilikten İsmail Kaplan, Dilber Kaplan, İhsan Kaplan, Mustafa Kaplan/Kandıralı, Refik Kaplan, Şeref Kaplan adlı beş erkek bir kız evladı dünyaya gelir. Beş erkek evladı da klarnet sazını seçer ve baba mesleğini devam ettirirler. Baba Recep Kaplan, soyadını değiştirerek “Çalgıcı” soyadını alır. Bütün Kandıra ve köy havalisi Çalgıcı Recep Usta’yı bu yeni unvanı ile anmaya başlar. Uzun yıllar sonra oğlu Mustafa Çalgıcı, İstanbul’a gelip çalmaya başlayınca soyadı olan “Çalgıcı”yı değiştirerek “Kandıralı” soyadını alır ve bu soyadı ile tanınmaya başlarlar.
Kocaeli’nin Kandıra kazasında 1930 yılında doğan Mustafa Çalgıcı/Kandıralı, ilkokulu bitirir ancak altı kardeş olmanın getirdiği dezavantajlardan ve ailesinin ekonomik şartlarının bozuk olmasından dolayı ortaokula devam edemez. Klarnet çalan babası bir uğraş edinmesi için Mustafa Kandıralı’yı, Kandıra Halkevine yazdırır. Musiki evine gittiğinde kendisine seçme hakkı bırakılmadığından eline ud verilir. Radyoda Şükrü Tunar’ın Klarnet Taksimini dinlerken klarnete sempati duyar ve o zamandan sonra klarnet çalmaya başlar. Kendi sazı olmadığı için babasının klarnetini gizli gizli çalar. Artık Halkevi’nin kendisine yetmediğini yavaş yavaş idrak etmeye başlar ve ailesinin onayını alamayacağını bildiğinden henüz 15 yaşındayken müzik aşkı uğruna Kandıra’dan İstanbul’a yürüyerek gelir. Mustafa Kandıralı kendine bir iş bulabilmek için müzisyenler kahvesine gider ve orada Keman sanatçısı Amâ Recep ve Kanuni Sıtkı Bey ile tanışarak kendisine bir iş bulur. Babası Çalgıcı Recep Usta bunu hazmedemez ve İstanbul’a gelir, Mustafa’nın elinden klarnetini alır ve Kandıra’ya döner. Bunu gurur meselesi yapan Mustafa, bu yola baş koyar ve çalışmaya başlar. Kara Mustafa adıyla İstanbul’un müzik ortamında kendine yer bulan Kandıralı, Şevki Şakrak Tiyatrosu, İsmail Dümbüllü Tiyatrosu gibi yerlerde çaldı. 1955 yılında “Çalgıcı” olan soyadını değiştirerek “Kandıralı” olarak anılmaya başlar. Bundan sonraki müzik yaşantısında Mustafa Kandıralı olarak sahne alır. Bir süre sonra dönemin ünlü gazinolarında da çalmaya başlayan sanatçı,
1945 yılında Tepebaşı’ndaki Kibar Gazinosu’nda 4 lira yevmiye ile çalışmaya, para biriktirmeye başlar. Biriktirdiği paralarla Akopos Alyanak’tan dersler almaya başlar. Bu dersler sayesinde tekniğini ve repertuarını geliştirir. Mustafa Kandıralı, 1953 yılında Müm Çakıl Gazinosu’nda çalışır, burada Esma Engin’e eşlik eder. Ardından Aksaray’daki Çakır Gazinosu’nda, sonrasında 1956 yılında Üsküdar’daki Salacak Gazinosu’nda Perihan Altındağ Sözeri’ye, 1957 yılında Taksim Maksim Gazinosu’nda Mediha Demirkıran’a yine aynı yıl içinde Taksim Belediye Gazinosu’nda Behiye Aksoy’a ve daha nice gazinoda nice ses sanatçısına eşlik eder. 1957 yılında İstanbul Radyosu’na giren sanatçı ayrıca çeşitli gazinolarda klarneti ile ünlü seslere eşlik eder. Radyoda Klasik Türk müziği ve oyun havaları programlarında çaldığı sıralarda bazı plak şirketlerinin dikkatini çeker. 1957 yılında Pate-Odeon Plak Şirketi’nin isteği üzerine “Salon Çiftetellisi” adlı ilk plağını çıkarır. Plakları rekorlar kırar. Türk musikisinin en ünlü sanatçılarına eşlik edip yurtdışı turnelerine katılır. 1960’lı senelerde ABD’de konser turu yapar. Artık dünyaca ünlü bir klarnetçidir. Yalnızca Türkiye’de değil yurtdışında da bir klarnet ustası olduğunu ispat eder, hayranlar edinir. Louis Armstrong ile beraber çalar. Dünyanın dört bir tarafında yapılan konserler ve resitallere katılır. Mustafa Kandıralı Türk Müziği âleminde Şükrü Tunar’dan sonra gelen en büyük klarnet virtüözüdür.
Mustafa Kandıralı İstanbul Radyosu’nda çalıştığı yıllarda Klasik Türk Müziği ve oyun havalarının yanı sıra 1964 yılında Küçük Orkestra’da şef Orhan Borar ile Batı müziği tarzında çalışmalar yapar ve beğeni kazanır.
1960’lı ve 1970’li yıllar boyunca birçok plak çıkartan sanatçı, Zeki Müren, Behiye Aksoy, Mediha Demirkıran, Perihan Altındağ Sözeri, Safiye Ayla, Muazzez Abacı, Emel Sayın, Bülent Ersoy gibi dönemin ünlü isimleriyle beraber çalıştı. Müzik hayatında 150 kadar plak, 20’den fazla kaset çıkartan virtüöz, yaklaşık 20 yıl süren TRT’deki bayram programları ile de ülke çapında tanındı. Yıllarca emek verdiği TRT kurumundan emekli oldu. Arkasında çoğu müzisyenin imreneceği bir kariyer bırakarak, sağlığı elvermediği için 1990’lı yıllardan itibaren klarnet çalmaya son verdi ve 24 Aralık 1996’da Büyük Kulüp’te jübilesini yaptı. Ümmü Gülsüm’den, Louis Amstrong ve Feyruz’a kadar birçok ünlü sanatçı ile birlikte çalışır, Amerika’da albümler yapar. Ardından gelecek klarnetçiler için örnek olur.
Mustafa Kandıralı sanat yaşamında birçok ödüle lâyık görülür. Bu ödüller içinde kendisine 10 Mart 1981 yılında Boğaziçi Musiki Vakfı tarafından Şeref Kurulu Üyeliği; 1984 yılında Ankara’da 1952 Hava Ordusu Mezunları tarafından özel ödül; 12 Mayıs 1985 yılında Kandıra’da bir hastanenin yapımına yardımcı olduğu için kendisine Kandıra Belediyesi tarafından düzenlenen Kandıralılar Gecesi’nde ödül; 1992 yılında 500. Yıl Vakfı tarafından Büyük İzak Türk Müziği Şarkı ve Kompozisyon Yarışması’na katkılarından dolayı kendisine ödül verilir. Türkiye’de aldığı ödüllerin yanı sıra 1992 yılında Almanya’da katıldığı Caz Festivali’nde Nefesliler Kategorisi’nde birinci olur. Ödül olarak Mustafa Kandıralı and Ensemle Caz Roman adlı CD yapılır. Mustafa Kandıralı, müzisyenliği yanı sıra, Nisan Yağmuru (Tv Dizisi, 2001), Alışırım (Klarnetçi, Sinema Filmi 1987), Tantana Kardeşler (Klarnetçi, Sinema Filmi 1976), Niyet Niyet (Klarnetçi, Sinema Filmi 1973), Köyün Beş Güzeli (Mustafa, Sinema Filmi 1970), Başkent Ankara (TV Filmi 1964), Gurbet (Klarnet Çalan Boyacı, Sinema Filmi 1959), Çalsın Sazlar Oynasın Kızlar/Oyna Kızım Oyna (Kendisi, Sinema Filmi 1954) gibi dizi ve filmlerde rol alır ve genelde kendisini canlandırır.
Mustafa Kandıralı, Fahrünisa Hanım’la evlenir ve ondan Necla (1950 doğumlu), Jale (1954 doğumlu), Mukadder (1957 doğumlu) ve Kısmet (1962 doğumlu) adlarında dört kızı olur. Yaklaşık 1,5 yıl kalp ve astım gibi çeşitli rahatsızlıklardan dolayı hastanede tedavi gören sanatçı 27 Aralık 2020’de vefat etmiştir.
KAYNAKÇA
Gülşen Erdal, Osmanlı’dan Günümüze Kulaktaki Tınılar: Kocaeli’de Müzik Kültürü, Cinius Yayınları, İstanbul, 2019; Mustafa Enül, “Gönül Bahçesinden Nağmeler”, Özgür Kocaeli gazetesi, 17 Temmuz 2005; Kandıralı, Tahtını Yeğenine Bıraktı (timeturk.com, 22 Ağu 2011); Mustafa Kandıralı; O Hâlâ Zirvede (evrensel.net, 29 Kasım 2015); Mustafa Kandıralı (kayseriehaber.com, 12 Haziran 2018); Bir Nefes Bir Mustafa Kandıralı Kimdir Hayatı (beyoglu. net, 23 Mayıs 2020); Mustafa Kandıralı (Uzelli.com,18.07.2020); Mustafa Kandıralı (imdb.com,18.07.2020); Mustafa kandıralı (sinematurk.com,18.07.2020); Mustafa Kandıralı kimdir? 28 Aralık Pazartesi, https://www.gazeteduvar.com.tr/mustafa-kandirali-kimdir-haber-1508555; https://www.trthaber.com/haber/kultur-sanat/ klarnet-sanatcisi-mustafa-kandirali-vefat-etti-541789.html; https:// www.biyografya.com/biyografi/24902; https://tr.wikipedia.org/wiki/ Mustafa_Kand%C4%B1ral%C4%B1
Gülşen ERDAL